TMMOB Maden Mühendisleri Odası

BASINA VE KAMUOYUNA

ENERJİ KRİZİ KAPIDA

 

Uygulanmakta olan Enerji Politikalarının ülkede yakın gelecekte bir enerji krizine yol açabileceği, Odamızca değişik platformlarda dile getirilmektedir. Bu husus artık, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı‘nın en yetkili birimlerince de açıklanmaktadır.
Bu çerçevede;
· 01.03.2007 tarihinde; Dünya Bankası ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı‘nın ortaklaşa düzenlediği ‘Elektrikte Arz Güvenliği Paneli‘nde "Türkiye‘nin gelecek 4 yılda talep artışı ile birlikte zaman zaman krize dönüşebilecek problemlerle karşı karşıya kalabileceği ve bunun için yatırımların en kısa zamanda başlaması gerektiği" görüşünde birleşildiği,
· Panelde konuşma yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı M. Hilmi Güler, "Kurulu gücümüz bizi bir süre daha götürür. Ama pik kullanımlarda (talebin en yüksek olduğu ve elektrik kullanımının çok arttığı dönemlerde) karşılaşacağımız problemlerle ilgili tedbir almamız lazım." dediği,
· Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek "talep artışı ve puant artışı göz önüne alındığında yılın belirli dönemlerinde kronik, hatta krize kadar ulaşacak problemlerle karşılaşılabileceğini" belirttiği,
· Panelde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bekir Aksoy, "2009‘da elektrik arz açığının yaşanacağını ve pik saatlerin karşılanmasında sıkıntı yaşanacağını" söylediği, çeşitli kaynaklardan kamuoyuna yansımıştır.
· Ayrıca basında yer alan haberlerde de; EÜAŞ tarafından, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına ve EPDK‘ya gönderilen yazıda, "Türkiye‘nin 2010 yılında ‘karanlıkta kalma riski‘ bulunduğuna işaret edildi. Elektrik üretiminde yerli kaynaklar olan kömür ve suyun önemine vurgu yapılan yazıda; kömürün, Türkiye‘deki rezervleri dikkate alındığında önemini uzun yıllar boyunca kaybetmeyeceği ve vazgeçilmez enerji kaynağı olacağı" belirtilmektedir.
Yaptığımız uyarıları dikkate almayan siyasi iktidar temsilcileri ve bürokratlar sonunda, yaratılan kriz ortamının farkına varmış olacaklar ki itiraf niteliğinde açıklamalar yapmaktadırlar.

Maden Mühendisleri Odası olarak uyarılarımıza devam ediyoruz:

· Yeni enerji krizleri yaşamamak için,
· Ülkemizin karanlığa mahkum edilmemesi için,
· Daha fazla dışa bağımlı olmamak için,
· Ucuz enerji için,
· Daha az sömürü, daha çok bağımsızlık için,
Ülkemizin ihtiyacı olan enerjinin, yerli kaynaklarımızdan karşılanması öncelikli hedef olmalıdır.

• Ülkemizde enerji üretimi, % 72 oranında dışa bağımlıdır. 2006 yılında ithal enerjiye 26 milyar dolar ödenmiştir. İthal edilen doğalgazın % 65‘i elektrik üretiminde kullanılmaktadır. Bu kullanımın, ülkemizin elektrik üretimi içerisindeki payı % 40‘ın üstündedir. Doğalgaz üreticisi ülkelerde bile görülmeyen bu oranlar süratle düşürülmeli, öncelikle kömür ve diğer yerli kaynakların kullanımı artırılarak, ülkemizin dışa bağımlılığı, çıkabilecek muhtemel krizleri önleyecek ölçülere getirilmelidir.
• Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, Enerji Piyasası Kanunu‘na dayanarak kamunun enerji yatırımı yapmasına olanak tanımamaktadır. Enerji bir kamu hizmetidir. Sürdürülebilir kalkınmanın ve arz güvenliğinin sağlanması için IMF ve Dünya Bankası‘nın dayatmaları ile enerji planlaması, yatırımı ve üretiminin kamu tarafından yapılmasının önündeki yasal engeller ortadan kaldırılmalıdır. EÜAŞ‘ın ve diğer kamu kurumlarının elindeki linyit havzalarındaki kömürlerin yakıt olarak kullanılacağı, üretim projeksiyonunda yer alan termik santrallerinin yapımına, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununda da yer aldığı üzere "özel sektör yatırımlarının yetersiz kalması durumunda kamu kuruluşlarının (EÜAŞ) yeni üretim tesisi yatırımı yapması" hükmünün işletilerek, kamu eliyle bir an önce başlanması gerekmektedir.
• Temiz kömür teknolojilerinin kullanımı teşvik edilmelidir. Isıl değeri düşük, kül, nem ve kükürt değerleri yüksek olan kömürlerimizin iyileştirilmesi, dolayısıyla çevreye daha az zarar vermesinin sağlanması ve ithal kömürlerle rekabet koşullarının oluşturulması amaçlarıyla temiz kömür teknolojilerinin kullanımı yaygınlaştırılmalıdır.
• Elektrik; ticari bir mal değil, toplumsal bir hizmettir. Tüm yurttaşlarımız için bir ihtiyaçtır. Bu nedenlerle, uluslararası tekellerin ve özel sektörün insafına bırakılmamalıdır.
• Siyasi iktidar, sorumluluğu gereği enerji yatırımlarını kamu eliyle acilen başlatmalı, ülkemizin güvenliğini tehlikeye düşürmemelidir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

TMMOB Maden Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
Ankara, 6 Mart 2007

 

Okunma Sayısı: 2072
Yayın Tarihi: 06.03.2007