TMMOB Maden Mühendisleri Odası

ÖZELLEŞTİRME KARARI GERİ ALINMALIDIR

Tüm dünyada enerji alanında yürütülen serbest piyasa uygulamaları sorgulanırken, AKP Hükümeti enerji alanında özelleştirmeleri sürdürmektedir. 28 Haziran 2012 tarihinde TBMM‘de bir gece operasyonu ile torba yasanın içine termik santrallere kömür sağlayan 2172 sayılı yasa ile devletleştirilen, daha sonra 2840 sayılı yasa ile devlet eliyle işletilecek madenler kapsamına alınan linyit sahalarının, 4046 sayılı özelleştirme yasası kapsamında özelleştirilmesini sağlayan bir hüküm konulmuştur. Yasanın çıkmasıyla birlikte, Türkiye‘nin açık işletme yöntemiyle üretim yapılan ve en düşük üretim maliyetli kömür sahalarından Seyitömer İşletmesi, Yüksek Planlama Kurulu‘nun 09 Eylül 2012 tarihli kararıyla Türkiye Kömür İşletmeleri‘nden (TKİ) ayrılarak Elektrik Üretim A.Ş‘ye (EÜAŞ) bağlanmış ve özelleştirme çalışmaları başlatılmıştır. Özelleştirme Yüksek Kurulu da; 30/10/2012 tarih ve 2012/161 sayılı kararıyla, " Santral ile Santral tarafından kullanılan taşınmazların ve İşletme tarafından kullanılan taşınır ve taşınmazların "Varlık Satışı", 2594, 31743 ve 200702650 No‘lu Ruhsatlar ile bu Ruhsatların kapsadığı Maden Sahalarının "İşletme Hakkının Verilmesi" yöntemi ile bir bütün halinde özelleştirilmesine, Özelleştirme işlemlerinin 31/12/2015 tarihine kadar tamamlanmasına" karar verilmiştir.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı bu karar çerçevesinde vermiş olduğu özelleştirme ilanında Seyitömer termik santralı için son teklif verme tarihini de 20 Aralık 2012 olarak belirlemiştir. Bugün de nihai pazarlık sürecinin bitirilmesi planlanmıştır.

Söz konusu kömür işletmesinde (SLİ), 176 milyon ton görünür rezerv bulunmakta ve yaklaşık 8 milyon ton/yıl linyit kömürü üretimi yapılmaktadır. İşletmeye, 2011 yılında 2.200.000 TL. yatırım yapılmış ve işletme 2011 yılında 160 milyon TL. kar etmiştir. İşletmede 793 kişi çalışmaktadır.

Seyitömer linyit kömürüyle çalıştırılan santral; 4 ünite olmak üzere toplam 600 MW kurulu güce sahip olup, 2011 yılında 3.896.000.030 kW elektrik üretmiştir. 2011 yılı itibarıyla ülkemizin toplam elektrik enerjisi üretiminin % 1.71‘i bu santraldan sağlanmıştır. Santralda üretilen elektriğin üretim maliyeti yaklaşık 5.8 cent/kWsaat civarındadır. Bugüne kadar yapılan özelleştirmelerde olduğu gibi böyle verimli ve karlı işletmeler ne hikmetse !!! elden çıkarılmaya çalışılmaktadır. Bunun peşinden Kangal, Soma, Hamitabat ve diğer santrallerin satışının yapılması planlanmıştır.

Başta enerji alanında olmak üzere diğer sektörlerde de uygulanan neoliberal politikaların ve özelleştirmelerin; işsizliği, pahalılığı ve dışa bağımlılığı artırdığı, sanayileşmeyi engellediği, gelir dağılımını bozduğu, kamu kaynaklarının sermayeye aktarılmasının aracı olarak kullanıldığı defalarca görülmüştür. Kamu tekelinin yıkılarak yerine özel tekellerin oluşturulduğu bu sistemde halkımızın ve ülkemizin gelecekte daha ağır bedeller ödeyeceği bilinmelidir. Özelleştirmeler; ekonominin düzelmesine, devletin gelir elde etmesine olanak sunmadığı gibi daha az ve pahalı hizmet, daha fazla külfet ve daha fazla vergi olarak topluma dönmektedir. Tüketiciye daha düşük elektrik faturaları gelmeyeceği de bugüne kadar yapılan uygulamalardan bilinmektedir. Özelleştirmenin kaymağını yerli ya da yabancı sermaye yemektedir. Şimdiye kadar yapılan tüm özelleştirmelerde bunlar yaşanmıştır. Bugüne kadar yaşanan deneyimlerden ders alınarak, merkezi ve stratejik bir planlamayla geleceği kurgulayarak, ülkemizin özgün koşullarına uygun, insan odaklı ve kamu yararı öncelikli enerji politikalarının bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bu yanlış uygulamalara karşı mücadele etmek ve karşı durmak öncelikle bir yurtseverlik görevidir.

Günümüzde enerjiye ulaşmak en doğal insani bir ihtiyaçtır. Ekonomik/sosyal kalkınma ve insanca yaşam için; güvenilir, ucuz ve temiz enerji arzı günümüzün en önemli sorunu haline gelmiştir. Elektrik alanında bugüne kadar sürdürülen özelleştirme ve serbest piyasa uygulamaları ülkemizi enerji sıkıntısı ve pahalı elektrik fiyatlarıyla karşı karşıya bırakmıştır.

Enerjinin temel bir insan hakkı olduğunun bilinciyle, kamu çıkarını savunmayı temel ilke olarak gören aşağıda imzası olan sendikalar ve meslek odaları, yeraltı -yerüstü kaynaklarımızın talanına, enerji güvenliğimizin yok edilmesine ve ülkemiz enerji sektörünün dış kaynaklara bağımlılığının daha da artmasına yol açacak uygulamalara karşı mücadelesini sürdürmeye kararlıdır. Hükümeti de bu yanlışlıktan dönmeye davet ediyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur. 28.12.2012

TÜRK ENERJİ SEN

KESK - ESM

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası

TMMOB Maden Mühendisleri Odası

Okunma Sayısı: 1282
Yayın Tarihi: 28.12.2012