1 Mayıs 2013`e dair

1 Mayıs 2013‘e dair ,

Sabah saat altıda çalan telefon alarmından nefret ediyorum.

Bu gün 1 Mayıs ama öğrenci arkadaşlarla buluşacağız. Beşiktaş‘ta TMMOB toplanma noktasından Taksim‘e 1 Mayıs alanına çıkmayı deneyeceğiz. Kolay gelsin bize. İlk buluşma tamam ama yollar polis barikatları ile kesilmiş durumda, bulduğumuz bir taksi ile yola çıkıyoruz.

İstanbul ölmüş durumda, girmeye çalıştığımız bütün yollar polis tarafından kapatılıyor. Basında belirtilen caddelerin dışında tüm yollar kapanıyor. Niyet belli evinin kapısından çıkan herkesi yıldırıp buluşma noktalarına ulaşımı engellemek. Taksim‘deki çukurlardan işçi sınıfını korumak daha sonra düşünülecek konu.

Barbaros bulvarının girişine ulaştık sonunda, Balmumcu civarı, yürürüz bundan sonrasını ben yürürsem gençler haydi haydi.

Polis barikatları hazır durumda ama çok fazla hareketlilik yok. Bazı gruplar ne yapacağına karar vermeye çalışıyor, hareketlerinden belli oluyor. Biz ağır ağır devam ediyoruz. İkinci barikat, üçüncü barikat ve Beşiktaş meydanı sıkıntısız girdik alana. Türkiş ve CHP otobüslerindeki ses cihazları günün anlam ve önemine uygun marş ve türküleri çalmaya başlamışlar. Baretlerimizi taktık, yanımıza almaya sıcak bakmamıştım ne olacağı belirsiz diye ama işe yarayacaklar, hava çok güzel deniz kıyısı pırıl pırıl, Yaşasın 1 Mayıs.

Öğrenci arkadaşlarla kahvaltımızı yaptık. Yanımızdakilerin kim olduğuna çok dikkat etmiyoruz. Bizi korumaya gelen kamu görevlileri her hallerinden belli.

Diğer Öğrenci arkadaşlar, Yönetim kurulundan Alpin, Bülent derken pankartımızı çantamızdan çıkarıp açtık. TMMOB toplanma noktasındayız ama keşke TMMOB pankartı alaydım diye hayıflanıyorum. Jeolojiden arkadaşlar burada nede olsa yerbilimciyiz arazi şartlarına alışığız. Bu arada alana girmek isteyenlere karşı polis biber gazı ve basınçlı su saldırısını başlattı. Taktik öğleye kadar kısa aralıklarla hücum eldeki gazlar bitene kadar. Bu gaz daha mı farklı ne gözler daha çok yanıyor, nefes almak sorunlu. Rüzgara dikkat etmek gerekiyor. En fazla gaz CHP aracının oraya atılıyor. Bu arada sonradan tüm Beşiktaş sokaklarında ve Elektrik Mühendisleri Odasında saldırıların sürdüğünü Nedret Başkan‘dan öğreniyoruz. Nedret‘e gelmesin diye baskı yapmamız doğru olmuş, durum zorlaşıyor. Barbaros Bulvarı yoğun gaz altında ama kimse direnmeyi bırakmıyor. Toparlanan geri dönüyor. ÖDP, Halkevleri, EMEP, KESK, Çarşı grubu tabi mekan onların, ev sahibi onlar. Öğleye doğru bu kadar gaz yeter birazda bir şeyler yiyelim diyoruz.

Sonra tekrar alan. Gruplar alana sorunsuz girmekte ve CHP otobüsünün çevresinde slogan atıp kutlamalara başlandı. TMMOB pankartını görüyoruz sonunda. Haydi TMMOB saflarına.

Kürsüden konuşmalar yapılmaya başlandı. Bu 1 Mayısı Beşiktaş‘ta bitireceğiz gibi duruyor. Kürsüden dağılalım arkadaşlar çağrısı geliyor ama saldırganlıktan ne yapacağını şaşıran polislerin niyeti iyi değil en büyük saldırı kitle üzerine yapılmaya başlandı.

Ara sokaklardayız artık geri dönüş zamanı ama polis biber gazı atmaya doyamıyor. Ev, yol, gösterici ayırımı yapmadan saldırılarını sürdürüyorlar. Ağır ağır dönüş yolundayız. Gaza alıştım artık.

Bu sefer istediğimiz gibi olmadı.

Yitirdiğimiz yoldaşlarımızın yanına 1 Mayıs alanına ulaşamadık ama bu yolların kapanmasının, gaz bombalarının, her türlü baskının emekçileri yıldıramayacağını egemen sınıflar ve temsilcileri anlamış durumdalar. İstanbul‘da ilan edilmeden yaşatılan sıkıyönetim demokrasi ve emek güçlerinin direnişini kıramadı. İstanbul gaz bombaları ile yoğun duman altında bırakıldı. Direnen arkadaşlarımızın üzerine atılan gaz bombaları ölümcül yaralanmalara neden oldu. Bu arkadaşlarımızın bir an önce sağlıklarına kavuşmalarını diliyoruz. İleri demokrasinin böyle bir şey olduğunu biliyorduk bir kez daha öğrendik.

1 Mayıslarda yine emekçi dostlarımızla alanlarda olacağız.

İşçinin emekçinin bayramı marşımızı söyleyeceğiz.

Faşizme, Emperyalizme ve her türden gericiliğe karşı sloganlarımızı atacağız.

Yaşasın 1 Mayıs İşçi Sınıfının Birlik Dayanışma ve Mücadele günü.

Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz.