3. BALKAN MADENCİLİK KONGRESİ VE 3. MADENCİLİK, DOĞAL KAYNAKLAR VE TEKNOLOJİLERİ FUARI AÇILIŞ KONUŞMASI
Oda başkanımız Mehmet TORUN‘un kongre açılış konuşması :
Saygıdeğer Konuklar, 3. Balkan Madencilik Kongresinin Seçkin Delegeleri
Hepinizi ülkem ve Maden Mühendisleri Odası adına saygıyla selamlıyorum. Öncelikle madenciliğin değişik alanlarındaki gelişmeleri ele alarak sektöre bir ışık tutacak olan 3. Balkan Madencilik Kongresinin açılışında Maden Mühendisleri Odası adına sizlere hitap etme fırsatı bulmaktan onur duyduğumu belirtmek istiyor, hoş geldiniz diyorum.
Odamız; maden mühendislerinin ortak gereksinmelerini karşılamak, mesleki etkinlikleri kolaylaştırmak, mesleğin genel yararlara uygun olarak gelişmesini sağlamak amacıyla, 1954 yılında kurulmuş Anayasal ve kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. 13.000 e yakın üyesi, Türkiye‘nin pek çok yerinde örgütlülüğü bulunmaktadır.
Ülkemiz madencilik sektöründe etkin ve saygın bir örgüt olan Odamız bu amaçlarla, çeşitli konularda Kongre ve Sempozyumlar düzenlemektedir. Bu anlamda bugüne kadar yüzlerce bilimsel etkinlik düzenlemiş, binlerce basılı doküman hazırlayarak üyelerinin ve sektörün hizmetine sunmuştur. Bu etkinliklerde Üniversitelerimizin Maden Mühendisliği bölümlerindeki akademisyenlerden her konuda destek almıştır.
Değerli Konuklar
Madenler, hiç kimsenin emeği olmadan oluşan tüm insanlığın ortak değerleridir. Uygarlıkların gelişmesi ve ilerlemesi için bir araç olması gerekirken, savaşlara soykırımlara yol açan bir meta durumuna düşürülmüştür.
Birçok ülkede madencilik endüstrisi "özelleştirme, liberalleşme ve küreselleşme"nin etkisi altında çalkalanıp durmaktadır. Endüstrinin yeniden yapılandırılması ciddi boyutta sosyal ve insani sorunlara yol açmaktadır. Bu endüstri; insanlık dramını "tamamen yok etmese bile" azaltacak ve hafifletecek "yeniden yapılandırma stratejileri" ni arayıp bulmak zorundadır. İnsan hayatının daha yüksek bir yaşam kalitesine ulaşması ve bunun devam ettirilebilmesi için gelişen geri dönüşüm teknolojilerine rağmen mineral tüketimine dolayısıyla üretimine ihtiyaç vardır. Küresel bazdaki "mineral açlığı"nı karşılamak için, Dünya Madencilik Endüstrisinin önünde, alınacak daha çok uzun bir yol vardır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki mineral madde tüketiminde büyük farklılıklar mevcuttur. Mesela bir Amerikalı, yılda ortalama 23 ton ham mineral tüketirken, bu sayı bir Avrupalı için 15 ton ve bir az gelişmiş ülke vatandaşı için ise 0,2 tondan bile daha azdır. Bu anlamda gereksiz tüketimi azaltan ve adil bir bölüşümü sağlamaya yönelik politikaların uygulanması tüm insanlığın yararına olacaktır. Gelişmiş ve geri bıraktırılmış ülkeler arasındaki mevcut uçurum, gerek "bilgilere ulaşma" ve gerekse "teknoloji yayılması" yoluyla köprülendirilmeli ve madenciliğin insanoğlunun ortak yararına yönelik değerlendirilmesi sağlanmalıdır.
Teknoloji, madencilik endüstrisinin ilerlemesi için gerekli ivmeyi sağlamaktadır. "Arama, üretim ve çevre" konularında yaratıcı çözümlerin bulunması yolundaki gayretlerin daha da yoğunlaştırılması zorunludur. Madencilik endüstrisi, "işçi sağlığı, iş güvenliği ve çevre" ile ilgili sorunlarını çözmenin yollarını aramalıdır. Sektörde yaşanan iş kazaları hala çok ciddi boyuttadır. Maden atıkları, şu anda 60 milyar ton civarındadır ve bu sorunun çözümü konusu, özel bir dikkat ve özen gerektirmektedir.
Maden ocakları, yerkürenin zenginliklerinin insanlık yararına sunulmasına imkan veren, "insan zekası, insan yaratıcılığı ve insan mahareti"nin gerçek ürünleri olup, tarihi miras niteliğindedir. Bu yerleri korumak ve muhafaza etmek için, dünya genelinde seçilecek bazı maden ocaklarının "Dünya Mirası" olarak tanımlanması ve ilan edilmesine ihtiyaç vardır. Bu tespitler, 1 -5 Kasım 2003 tarihlerinde Hindistan‘ın Yeni Delhi kentinde gerçekleştirilen 19. Dünya Madencilik Kongresi‘ne katılan 50 ülkenin delegeleri tarafından yayımlanan deklarasyonda yer almış olup bu gün de geçerliliğini korumaktadır.
Değerli Konuklar,
Ülkemizin de içinde yer aldığı, Balkan ülkeleri arasında oluşturulan koordinasyon sonucunda birincisi 2005 yılında Sofya‘da, ikincisi Belgrat‘ta gerçekleştirilen kongreler serisi kapsamında "BALKANMINE 2009 - 3. Balkan Madencilik Kongresi" Odamızın ev sahipliğinde düzenlenmektedir. Aynı tarihlerde; Odamız ile İzmir Büyük Şehir Belediyesine bağlı İZFAŞ‘ın birlikte organize ettiği "MINEX - 3.Türkiye Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı" da birlikte gerçekleştirilecektir.
Söz konusu kongreler, Balkan ülkelerinden olduğu kadar dünyanın çeşitli ülkelerinden araştırmacıların, bilim insanlarının ve üreticilerin bir araya gelerek bilgi paylaşımında bulundukları geniş bir forum haline gelmiştir. Kongrenin ana amacı; bilimsel bilgiye, madencilik endüstrisi ve teknolojisine katkıda bulunmaktır.
14 farklı ülkeden bilim insanları tarafından sunulacak olan 98 adet bildiri, Balkan ülkelerinde yapılmakta olan madencilik faaliyetleri, madenlerin aranmasından işletilmesine ve pazarlanmasına kadar olan teknik ve ekonomik süreçleri, madencilik ve çevre ilişkileri, iş güvenliği, madencilik eğitimi gibi konuları kapsamaktadır. Yaklaşık 400 delegenin katılımı ile gerçekleştirilecek olan kongre günlerinde yapılacak olan sunumların ve tartışmaların, başta ülkemiz madenciliği olmak üzere Balkan ülkelerindeki madencilik faaliyetlerine de katkı sağlaması beklenmektedir.
Fuara katılacak olan yerli ve yabancı firmaların, ürünlerini ve faaliyetlerini sergileyeceği etkinliğin, teknolojideki gelişmelerin madencilik sektöründeki uygulamalara getirdiği yeniliklerin tanıtılması için önemli bir ortam oluşturması beklenmektedir.
Bu çerçevede, kongreden çıkacak sonuçların madencilik sektörüne ve bölge ülkelerine yararlı olacağına inanıyorum.
Sayın Konuklar;
Dünya Madencilik Kongresi Yürütme Kurulunun aldığı karar uyarınca 22. Dünya Madencilik Kongresi ve Fuarı, 2011 yılı Eylül ayında ülkemizde İstanbul‘da gerçekleştirilecektir. Bu konuda Odamız ve Dünya Madencilik Kongresi Türk Milli Komitesi sıkı bir işbirliği içerisinde çalışmalarını sürdürmektedir. Düzenlenecek olan bu Kongrede de sizleri aramızda görmekten mutluluk duyacağımızı buradan belirtmek isterim.
Sözlerime son verirken bu Kongrenin Balkan ülkeleri arasında madencilik konusunda işbirliğinin gelişimine katkı sağlayacağı inancıyla, katkı koyan ve emeği geçen herkese Ülkem ve Odam adına tekrar teşekkürlerimi sunuyorum.
Mehmet TORUN
MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI BAŞKANI