4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ NÜ “MADENCİLER BALOSU” İLE KUTLADIK
4 Aralık Dünya Madenciler Günü etkinlikleri kapsamında TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi tarafından düzenlenen geleneksel balo etkinliği Dedeman Otel‘de geniş bir katılım ile yapıldı.
Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi tarafından düzenlenen ve 1 Aralık‘ta Kapalı Spor Salonunda satranç turnuvası ile start alan 4 Aralık Dünya Madenciler Günü kutlama etkinliği 8 Aralık Cumartesi günü Dedeman‘da yapılan geleneksel olarak yapılan Balo ile son buldu.
Cumartesi günü akşamı Dedeman Otel‘de gerçekleştirilen Balo etkinliğine, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Cemalettin Sağtekin, GMİS Yönetim Kurulu üyesi Behzat Cinkılıç, CHP İl Başkanı Halil Furat, Maden Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Kaymakçı, birçok sivil toplum kuruluşu temsilcileri, kamu ve özel sektör madenciliği temsilcileri ile BEÜ‘deki maden mühendisliği bölümünde okuyan öğrenciler ile kalabalık bir davetli topluluğu katıldı.
Madenciler Balosu‘nun açılış konuşmasını yapan Maden Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Kaymakçı, "Madenler ve madencilik toplum hayatında büyük önem taşımaktadır. Yer kürenin derinliklerinde milyonlarca yılda oluşan madenler sayesinde günlük hayatımı kolaylaştıran birçok eşyaya sahip oluyoruz" diyerek konuşmasında şunları söyledi:
"Alın teriyle zor koşullar altında çalışan madencilerimizin emeği sayesinde yer altının zenginlikleri gün yüzüne çıkıyor ve toplumun hizmetine sunuluyor. Madenciler ülkenin zenginliğini ortaya çıkaran önemli bir görevi yerine getiriyorlar. Geçmişten günümüze gelişmiş ülkelere baktığımızda bugünkü teknoloji ve gelişmişlik düzeylerine ulaşmalarında madenciliğin çok önemli bir yer tuttuğunu görüyoruz.
Tüm sanayi dallarında doğrudan ya da dolaylı olarak maden ürünleri kullanılıyor. İçinde bulunduğumuz yüzyılda da yer altı kaynakları insanın yaşamını sürdürebilmesi ve refah düzeyinin yükselmesi bakımından belirleyici olmaktadır. Bu bakımdan dün olduğu gibi bugün de madencilik sektörü uluslar için vazgeçilmez konumunu sürdürmektedir.
Yer altı kaynaklarını her türlü tehlike ve zorluk altında doğayla mücadele ederek üreten madencilere, toplum olarak vefa borcumuz bulunmaktadır. Yerin yüzlerce metre altında insanlığa hizmet için gerektiğinde canlarını hiçe sayarak üretim yapan maden emekçilerine hak ettikleri değer verilmelidir. Bu aynı zamanda bir insanlık görevidir.
Maden Mühendisleri odası olarak kamuoyunu bilgilendirmek ve yetkilileri uyarmak görevlerimiz arasındadır. Kaynaklarımız etkin bir planlamayla ülkemizin ihtiyaçları göz önüne alınarak insan ve çevreye duyarlı bir şekilde ve kamu yararı öncelikli olarak üretilmesi, madencilerimizin daha sağlıklı ve nitelikli ortamlarda çalışabilmeleri için görevlerimizi yerine getirmeye devam edeceğiz.
TTK‘de 90‘lı yıllarda başlayan ‘Ne kadar az üretim o kadar az zarar‘ veya ‘ne kadar az işçi o kadar az zarar‘ anlayışı devam etmektedir. Kurum tarafından hizmet alımı yoluyla yaptırılmakta olan ve önemli ölçüde tamamlanan kuyu kazı ve derinleştirme, kat galerilerinin sürülmesi gibi alt yapı hazırlıkları işçi açığı tam olarak giderilmedikçe bir anlam ifade etmeyecektir.
TTK‘nu küçültüp özel sektörü büyüterek havzayı özel sektöre devretmeyi amaçlayan stratejilerin olumsuzlukları iyileştirmede başarılı olma olasılığı zayıf görülmektedir. Türkiye‘nin ulusal politikalarının, öz kaynaklara dayalı ve sürdürebilir bir biçimde yaşama geçirilmesi için Zonguldak havzasını ‘havza madenciliği‘ ilkelerine uygun olarak tek elden yönetebilecek çok güçlü bir kuruma ihtiyacı bulunmaktadır.
Dünya genelinde son yıllarda ithal kömür teminindeki risklerin, satış fiyatlarının ve navlun bedellerinin olağanüstü artışı ulusal kömür politikasında dramatik plan değişikliklerine ve yeniden planlamalara gereksinim bulunduğunu kanıtlamaktadır."
GMİS Genel Sekreteri Behzat Cinkılıç da gecede yaptığı konuşmada, "Madencilik dünyanın en zor mesleği olarak kabul edilir. Özellikle yer altı madenciliğinin zorluklarını bizler biliyoruz. Hatta Zonguldak ve tüm bölge insanları biliyor" diyerek şöyle dedi:
"Yer altı madenciliğinin en özel taraflarından biri de dayanışma kültürüdür. Biz madenciler, yeraltında yaptığımız her işin, attığımız her adımın, yanımızdaki arkadaşlarımızın ve hatta yeraltına daha uzakta çalışan arkadaşlarımızın hayatını riske atığını biliriz. Bunun sorumluluğunu taşıyarak çalışırız. Yerin yüzlerce metre altında doğaya karşı verdiğimiz bu mücadele, dayanışmayı bize öğretti.
Biz her şart altında birbirimizi sever ve saygı duyarız. 4 Aralık Dünya Madenciler gününde tüm dünyada madenciler, sorunlarını dile getiriyor ve dayanışma günü olarak kutluyor.
Biz de Genel Maden İşçileri Sendikası olarak yaptığımız basın açıklamasında sorunlarımızı dile getirdik ve çözüm önerilerimizi de kamuoyuna sunduk. TTK‘nın daha uzun yıllar Zonguldak‘a, ülkemize ve milletimize hizmet edecek potansiyeli var. Türkiye‘nin de Zonguldak‘a ihtiyacı var."
TMMOB Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Cemalettin Sağtekin, geceyi düzenleyen MMO Zonguldak Şubesi yönetimine teşekkür ederek, "Yeraltı kaynaklarımızı her türlü tehlike ve zorluk altında doğayla mücadele ederek üreten madencilere, toplumun vefa borcu bulunuyor. Yerin metrelerce altında insanlığa hizmet için gerektiğinde canlarını hiçe sayan maden emekçilerine hak ettikleri değerin verilmesi, aynı zamanda bir insanlık görevidir. Bu görevi yerine getirirken verilen mücadeleyi, birlikteliği ve dayanışmayı başka hiçbir alanda görmek olası değildir. Her şeyin ama her şeyin; insanın, doğanın, ekolojik sistemin, tüm kavram ve etik değerlerin ‘ticarileştirilerek‘ yıkımının arsızca sürdürüldüğü günümüzde, madenlerimizin de sadece ticari bir meta, piyasa malı gibi değerlendirilmesi ve pazara sürülmesi, her yedi dakikada bir iş kazalarının, ölümlerin yaşanması, maden mühendisi meslektaşlarımızın giderek artan işsizlik gerçeği, çalışma koşullarının olumsuzluğu ve yaşam standartlarının sürekli düşüşü ile kaynaklarımızın talanı sürecini de kabul edemiyoruz. Bütün bu sorunlara çözüm üretmek ve uygulamak, ülkeyi yönetenlerin ve siyasi iktidarların asli görevidir. Maden Mühendisleri Odası olarak, başta mesleğimizin sorunlarına ilişkin ve bir de bu ülkenin bir yurttaşı olarak yaşananlara ve ülke gündemine ilişin kamuoyunu bilgilendirmek ve yetkilileri uyarmak görevlerimizin arasındadır. Hiçbir siyasi iradenin arka bahçesi olmadan ve hiçbir yerden emir almadan sadece meslektaşlarımızdan aldığımız güçle, ön yargılı tüm kişi ve kurumların tepkilerine rağmen bu görevimizi yerine getirmeye devam edeceğiz" dedi.
Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir de yaptığı konuşmada, "Uzun Mehmet‘in kömürü bulmasıyla Allah‘ın bize bahşettiği çok önemli bir madenin 1948 yıllarında işlenmeye başlamasıyla çok farklı değer kazanmıştır. Maden kömürünün Türk ekonomisine ve ağır sanayisine yaptığı katkı asla tartışılamaz ve bu değerle ölçülemez. Her meslek kendi dalında zordur ama yerin altına girip nasıl işlendiğini görmeyenler asla nasıl zor olduğunu anlayamazlar. Madencilik mesleği dünyanın en ağır işidir" diye konuştu.
4 Aralık Dünya Madenciler Günü etkinlikleri kapsamında düzenlenen Balo da son konuşmayı ise CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk yaptı.
Köktürk konuşmasında, "Türkiye büyüyor ama anormal bir şekilde borçlanıyor" diyerek şöyle dedi:
"Üretmeden, dışarıya borçlanarak, cari açığı artırarak büyümeye çalışırsak kısa bir süre sonra çok daha kötü tablolarla karşılaşmamız mümkündür. Doğal kaynaklarımızı üreterek, kendi işi gücümüzü kullanarak ancak gerçek anlamda büyümeyi gerçekleştirebiliriz. O nedenle bu politikaların sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye‘de bu kadar maden kömürü açığı varken ithalata dayalı politikaların sorgulanması gerekiyor. Siyasal iktidara şunu söylüyorum; Gelişmiş olan ülkeler bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin üzerinde özellikle fosil yakıtları konusunda taşkömürü konusunda ciddi baskılar oluşturarak üretimimizi engellemeye çalışıyorlar. Kömürün ve demir çeliğin yoğun olduğu ilimiz Zonguldak teşvik dışında kalıyoruz. Bütün bunlara birlikte sesimizi yükseltelim, doğal kaynaklarımızı, taşkömürümüzün kullanmamız gerekiyor"
Yapılan konuşmaların ardından meslekte 40 ve 50 yılını tamamlayan Cemil Özgen, Niyazi Döngel, Necati Gümüş, Edip Gümüştaş, Abdullah Ergin ve Mesut Öztürk‘e çeşitli hediyeler verildi.Gece çalan müzik eşliğinde katılanlarca geç saatlere kadar eğlenerek tamamlandı.
