BASIN AÇIKLAMASI
DEMOKRASİ ŞEHİTLERİ
Bugün 16 yıl önce hunharca katledilen kalemini, beynini ve yüreğini halkımıza adayan Kalpaksız Kuvay-ı Milliyeci gazeteci- yazar Uğur Mumcu ve onun nezdinde tüm demokrasi şehitlerimizi anmak ve anlamak için bir araya gelmiş bulunuyoruz.
Uğur Mumcu yolsuzluk ve yoksulluktan arınmış, tam bağımsız bir Türkiye için halkı aydınlatmaya çalışan yeri doldurulamaz bir vatansever gazeteci olarak tarihe mal olmuştur. Uğur Mumcu laikliğin, hukukun üstünlüğünün, özgürlüğün, demokrasinin, bilimin, insanı doğruya güzele götüren aydınlanmanın, emeğin yılmaz bir savunucusu olmuştur. Susmayı, kendi kabuğunun içine çekilmeyi çağın suçu olarak niteleyen Mumcu "cesur bir kere, korkak bin kere ölür" anlayışının erdemini yaşamı pahasına hepimize kanıtlamıştır. Demokrasi ve insan hakları savunucusu olarak ilkelerinden hiçbir zaman ödün vermemiştir.
Ülkemiz aydınlanma yolunda ilerlerken, aydınlanmanın ışığının kitlelere ulaşması her devirde, hep engellenmek istenmiştir. Bu nedenle son otuz yıldır bir çok aydınımız ‘faili meçhul‘ cinayetlerin kurbanı olmuştur.
Bugün ülkemizde geleceğimizi etkileyen pek çok olumsuzluğa tanık olurken, Ahmet Taner Kışlalı‘ ların, Bahriye Üçok‘ların, Muammer Aksoy‘ların, Çetin Emeç‘lerin, Cavit Orhan Tütengil‘ lerin, Turan Dursun‘ların, Ümit Doğanay‘ların, Musa Anter‘ lerin,Cevat Yurdakul‘ların, Hrant Dink‘ lerin ve Uğur Mumcu‘ların öldürülen daha nice aydınlarımızın , aydınlanmanın ışığını topluma aktarmak isteyen bu güzelim insanlarımızın ne kadar haklı olduklarını bir kez daha anlıyoruz.
Uğur Mumcu katledilmeden önce faili meçhul cinayetlerin en büyük takipçisi olmuştur. Cinayetlerin üzerine gitmiş, üzeri örtülmeye çalışılan gerçekleri bir bir ortaya çıkarmaya çalışmıştır. Çoğunun aydınlanmasına yarayacak ipuçları onun kitaplarında ve yazılarında açıkça ortaya konmuştur. Bir dönemin tarihini aydınlatması, bazı odakların işine gelmediğinden katledilmiştir.
Ülkemizin seçkin evlatlarını yok ederek ülkemizi karanlığa boğmak istemektedirler.
Ülkemizde geçmişten bugüne "derin devlet", "kontrgerilla", "gladio" gibi adlarla anılan gizli örgütler, karanlık ilişkiler adına, yine çözülmemiş onlarca cinayet işlediler ve işliyorlar. Emperyalizmin tezgahladığı 12 Eylül 1980 darbesinin öncesinde ve sonrasında özgürlük ve demokrasi mücadelesini önlemek için karanlık güçler, çeteler kullanıldı.
Bizler, her biri tarihimizde hala kara bir leke olarak duran katliamların, cinayetlerin bir an önce aydınlatılmasını; bütün gerçeklerin gün yüzüne çıkarılmasını ve sorumluların hesap vermesini istiyoruz.
Uğur Mumcu, Atatürk ilkelerini, cumhuriyetin kazanımlarını, ulusal bağımsızlığı savunan seçkin bir aydındı.
Çağdaşlık ve laiklik düşmanı çevrelerin, emek düşmanlarının, silah ve uyuşturucu kaçakçılarının, hayalcilerin, hortumcuların, vurguncuların, Uğur Mumcu‘ yu ve nice diğer aydınlarımızı niçin seçtikleri iyi düşünülmelidir.
Zonguldak Demokrasi Platformu olarak Uğur Mumcu‘yu, Hrant Dink ve tüm demokrasi şehitlerimizi saygı ile anarken, karanlık güçlere karşı çağdaş, özgür, demokratik bir Türkiye‘yi savunma kararlılığını bir kez daha tekrarlıyoruz.
Uğur Mumcu‘nun da dediği gibi; "masum insanlar öldürülürken susulamaz! Susan da bu insanlık suçuna katılmış olur. Bu masum insanlar, Yahudi de olur, Arap da, Hıristiyan da... ölenlerde ne ırk ayrımı yapılır ne din... ölen insandır"
"Biz unutkan bir ulusuz. Unutuyoruz olup bitenleri. Unutuyoruz ve oğulları kızları ölen ana-babaları, kanlı gözyaşlarıyla baş başa bırakıp gidiyoruz."
"UNUTMAYALIM, UNUTTURMAYALIM!"
24 OCAK 2009
Zonguldak Demokrasi platformu Adına
Erdoğan KAYMAKÇI
ZONGULDAK DEMOKRASİ PLATFORMU
Zonguldak Barosu, Genel Maden-İş Sendikası, TMMOB Zonguldak Bileşenleri, KESK Zonguldak Bileşenleri, Belediye-İş Sendikası, Karaelmas Gazeteciler Derneği, Mühendis ve Mimarlar Derneği, Zonguldak Çevre Koruma Derneği, Tüketici Hakları Derneği, Maden Mühendisleri Derneği, ADD Zonguldak Şubesi, Memurlar Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, ZOKEV, Zonguldak Maden Teknikerleri Derneği, Kilimli Halkevi