BİRGÜN | Ölülerimize bile suç yüklüyorlar
Erzincan liç’teki siyanürlü liç yığınının kaymasıyla 9 işçi 12 gündür göçük altında. MMO'nun gerçek sorumluların perdelendiğini belirttiği açıklamada, "Ölülerimize bile şirketlerin almadığı önlemlerin suçu yükleniyor" denildi.
Erzincan İliç’te yaşanan maden felaketinin üzerinden 12 gün geçti. Şirketin 257 metre yüksekliğe çıkardığı yığın liçin kayması sonucu toprak altında kalan 9 işçiye arama kurtarma çalışmalarına ara verilmesi nedeniyle ulaşılamadı.
Yaşanan katliamın ardından yalnızca 6 kişi tutuklanırken, Maden Mühendisleri Odası facianın ardından bilirkişi raporlarında ve savcılık tarafından yapılan işlemlerde sahadaki mühendislerin asli kusurlu olarak suçlanmasına tepki gösterdi.
TMMOB’ye bağlı Maden Mühendisleri Odası'nın Ankara'da gerçekleştirilen 49’uncu dönem olağan Genel Kurulu'nda İliç’teki maden faciasına ilişkin basın açıklaması yapıldı. Divan Başkanı Saffet Durak’ın okuduğu basın açıklamasında “Maden ‘kazaları’ kader değildir. Madenleri denetlemeyen bakanlıklar, önlem almayan şirketler bu kazaların asıl sorumlularıdır ve yargılanmalıdır” denildi. Durak, açıklamada facia sonrasında İliç’e giden oda heyetinin, gerekli teknik incelemeler ve maden mühendisi üyeleriyle görüşmek için girişimde bulunduğu ancak yetkililer tarafından engellendiğini belirtti. Gerçek sorumluların perdelenerek önlem almayan şirketler ve yetkililerin yerine mühendislerin yargılandığını kaydeden Durak, Aralık 2023’te Siirt Şirvan’da yeraltı bakır madeninde yaşanan göçük sonrası hazırlanan bilirkişi raporunda yaşamını yitiren 2 maden mühendisinin asli kusurlu olarak suçlandığını söyledi. “Ölülerimize bile şirketlerin almadığı önlemlerin suçu yükleniyor. Ne ölümüzün ne dirimizin bu ülkede bir değeri yok. Aynı; bilimin ve adaletin yerinin olmadığı gibi…” diyen Durak, İliç’te benzer şekilde bilirkişi raporlarında ve savcılık tarafından yapılan işlemlerde sahadaki mühendislerin gözaltına alınarak asli kusurlu olarak suçlandığını kayetti. Durak, özetle şunları söyledi: “Olay sonrası ifadeler göstermiştir ki İliç faciası uzun süredir geliyorum demiş ve önlem alınmamış, üretim durdurulmamış. Hayatta kalan meslektaşlarımız ise, denetlemeyen devlet ve önlem almayan şirketler yüzünden yargılandı, hapse girdi."
***
DSİ, İliç’te su havzalarını fark etmemiş!
İliç'teki facianın ardından Çevre Şehircilik ve İklim Değişikli Bakanı Murat Kurum’un onay verdiği ikinci kapasite artışı raporunda DSİ’ye ait bir belge ortaya çıktı. Söz konusu belgeye göre ise ÇED olumlu kararına dayanak ÇED raporuna sunulan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 8. Bölge Müdürlüğü'nün yazısında “Bölgede herhangi bir içme-kullanma suyu havzası olmadığı” ifadeleri yer alması dikkat çekti.
KAYNAK