ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI`NA YAZILAN İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU TASARISI TASLAĞI İLE İLGİLİ YAZI YAZI
ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI İNÖNÜ BULVARI NO: 42 EMEK/ANKARA | Ankara; 18.11.2011 Sayı : 10039 |
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU TASARISI TASLAĞI Bakanlığınızca hazırlanarak kamuoyunun tartışmasına sunulmuştur. Bilindiği üzere ülkemizde 2003-2009 yılları arasında yaşanan iş kazalarının %9,4‘ü; meslek hastalıklarının %67,2‘si; iş kazası sonucu ölümlerin %6,9‘u; meslek hastalığı sonucu ölümlerin %13,63‘ü; sürekli iş göremezlik ile sonuçlanan iş kazalarının %6‘sı; sürekli iş göremezlik ile sonuçlanan meslek hastalıklarının ise %80‘i madencilik sektöründe meydana gelmiştir.
Madencilik sektöründe 2003-2009 yılları arasında toplam 41.111 iş kazası olmuş, 2540 meslek hastalığı tespit edilmiş, 488 işçi iş kazası ve 6 işçi meslek hastalığı nedeniyle hayatını yitirmiştir. İş kazaları nedeniyle 616 işçi, meslek hastalığı nedeniyle 1415 işçi sürekli iş göremez duruma düşmüştür.
Bu denli yüksek oranda kazaların meydana geldiği bir sektörde İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin daha sağlıklı yürütülebilmesi için Odamız tarafından taslağa eklenmesinin olumlu sonuçlar doğuracağını düşündüğümüz öneriler şunlardır:
1- 3213 Sayılı Maden Kanunu ve Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği gereğince maden işletmelerinde nezaret görevi maden mühendisleri tarafından yürütülmektedir. Maden Kanunu kapsamında bu görevi yürüten maden mühendisleri, teknik nezaretçi ve daimi nezaretçi olarak adlandırılmaktadır.
05.06.2004 tarihinde yürürlüğe girerek, 24.06.2010 tarihinde 5995 sayılı Kanun ile değiştirilene kadar yürürlükte kalan 5177 sayılı Kanun ile değişik 3213 sayılı Kanunun 31 nci maddesi; "işletmede istihdam edilen maden mühendisi 4857 sayılı İş Kanununun 82 nci maddesinde belirtilen iş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanların üstlendiği görev ve sorumluluğu da yerine getirir" şeklinde düzenlenmiştir. İlgili madde gereğince işletmede istihdam edilen maden mühendisleri bilfiil İş Kanununun 82 nci maddesinde belirtilen iş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanların üstlendiği görev ve sorumluluğu yerine getirmiştir.
06.11.2010 tarih ve 27751 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe giren Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği‘nin 130 uncu maddesinde teknik nezaretçi, 138 inci maddesinde daimi nezaretçinin görevleri tanımlanmıştır.
Yönetmeliğe göre, "Teknik nezaretçi, maden işletmelerinin teknik ve emniyet yönünden nezaretini yaparak Kanun ve ilgili yönetmeliklerde yer alan görevleri yerine getirmekle sorumlu ve yükümlüdür." Daimi nezaretçi ise, "Daimi nezaretçi üretim yerindeki günlük faaliyetleri planlar ve yürütülmesini sağlar, can ve mal emniyeti yönünden tehlikeli bir durumun varlığı söz konusu olduğu zaman gerekli tedbirlerin alınmasına nezaret eder, hemen tedbir almanın mümkün olmadığının belirlenmesi halinde üretim faaliyetlerini önlemlerin alınmasına kadar durdurur.
İşletmede daimi istihdam edilen maden mühendisi, iş güvenliği uzmanı olması veya ilgili kanun ve yönetmeliklerle belirlenen şartları taşıması, ruhsat sahibince görevlendirilmesi kaydıyla İş Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen iş güvenliği ile görevli mühendis veya teknik elemanların üstlendiği görev ve sorumluluğu da yerine getirir."
Kanun ve Yönetmeliğin ilgili maddelerinde görüldüğü üzere, teknik ve daimi nezaretçilik görevi ifa eden maden mühendisleri yasal olarak işçi sağlığı ve iş güvenliğinden yükümlü olup aynı zamanda işyerlerinde yaşanabilecek iş kazalarından dolayı hukuki ve cezai olarak sorumludur.
Yukarıdaki gerekçeler göz önünde bulundurularak, maden işletmelerinde bilfiil işçi sağlığı ve iş güvenliğinden sorumlu olan ve Maden Kanunu‘nun 3 üncü maddesinde bu görevi "işletmelerin tekniğine ve emniyet nizamnamelerine uygun olarak yürütülmesinin kontrolü" olarak tanımlanan nezaretçilerin haklarının korunabilmesi için "İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Tasarısı Taslağı"na aşağıdaki madde metninin eklenmesini talep etmekteyiz:
"(a) Maden işletmelerinde en az 8 yıl teknik nezaretçi ve/veya daimi nezaretçi olarak görevlendirilmiş ve bu hizmetini belgelemiş maden mühendisleri, düzenlenecek (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı eğitimine katılarak yapılacak (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı sınavında başarılı olmaları halinde (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesi,
(b) Maden işletmelerinde en az 3 yıl teknik nezaretçi ve/veya daimi nezaretçi olarak görevlendirilmiş ve bu hizmetini belgelemiş maden mühendisleri, düzenlenecek (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı eğitimine katılarak yapılacak (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı sınavında başarılı olmaları halinde (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesi,
almaya hak kazanırlar."
2- Kanun taslağının 4 üncü maddesinde "Eğitim Kurumu"; işyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitimlerini vermek üzere Bakanlıkça yetkilendirilen kamu kurum ve kuruluşlarını, üniversiteleri ve Türk Ticaret Kanununa göre faaliyet gösteren şirketleri, şeklinde tanımlanmıştır.
Madde metninin 15.08.2009 tarihinde Resmi Gazete‘de yayımlanmış olan "İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimleri İle Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmelik"te belirtildiği şekilde kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını da içerir şekilde yeniden düzenlenmelidir.
Kanun taslağının 4 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının (ö) bendinin;
"Eğitim Kurumu: İşyeri hekimliği ve iş güvenliği uzmanlığı eğitimlerini vermek üzere Bakanlıkça yetkilendirilen kamu kurum ve kuruluşlarını, üniversiteleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve Türk Ticaret Kanununa göre faaliyet gösteren şirketleri," şeklinde değiştirilmelidir.
3- Literatürde iş sağlığı ve güvenliği, mesleki sağlık ve güvenlik veya iş sağlığı ve güvenliği, işin yapılması sırasında çeşitli nedenlerden kaynaklanan, sağlığa ve güvenliğe zarar verebilecek koşullardan korunmak amacıyla yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalar olarak tanımlanmaktadır.
Madencilik sektörü yapısı itibarı ile iş güvenliği alanında hizmet verilen diğer sektörlerden ayrılmaktadır. T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurumu tarafından Kamuoyunu derinden etkileyen ölümlere ve yaralanmalara neden olan maden kazalarının önlenebilmesi için gerekli olan düzenleme, araştırma ve gelişme programları ihtiyaçlarının belirlenebilmesi ve ilgili bakanlıkların, madencilik kurum ve kuruluşlarının, üniversitelerin, sendikaların ve madencilik sektörünün bilgi ve birikimi ile uygulamalarının değerlendirilmesini teminen; Türkiye‘de madencilik sektöründe yürütülen faaliyetlerin iş sağlığı ve güvenliği açısından araştırılması, incelenmesi ve değerlendirilmesi raporunda bu durum şu şeklide açıklanmıştır:
"Madencilik, dünya genelinde iş kazalarının ve meslek hastalıklarının yüksek olduğu iş kollarından biri olup ülkemizde de bu yönüyle inşaat ve metal sektörleriyle birlikte en riskli sektörler arasındadır. Maden işyerleri, yürütülmekte olan faaliyetlerin yapısı nedeniyle sürekli değişim göstermekte ve bu durum işyerlerinde çalışan işçilerin çalışma ortamındaki sürekli değişikliklere uyum sağlamasını gerektirmektedir."
Bu denli önemli bir sektörde verilecek iş güvenliği uzmanlığı hizmetlerinin, sektöre hakim, konusunda uzman ve madencilik faaliyetlerinin yürütümünde eğitim almış olan maden mühendislerinin kontrolünde yürütülmesi doğal bir zorunluluk haline gelmektedir. Bu nedenle madencilik sektöründe verilecek iş güvenliği uzmanlığı hizmetinin, sadece maden mühendislerince verilmesinin yasa ile zorunluluk haline getirilmesinin, hizmetin hassasiyeti ve önemi nedeni ile gerekli olduğunu belirtiriz.
Açıklanan nedenlerle Kanun taslağının 7 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmelidir;
"Maden işletmelerinde iş güvenliği uzmanlığı hizmeti yalnızca (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip maden mühendislerince yerine getirilebilir."
Gereği hususunu bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Saygılarımızla,
Mehmet TORUN
Yönetim Kurulu Başkanı