TMMOB Maden Mühendisleri Odası

Defalarca Söyledik, Yine Söyleyeceğiz... Bu, Bizim Maden Emekçilerine Vefa Borcumuzdur…

 

Defalarca Söyledik, Yine Söyleyeceğiz...

Bu, Bizim Maden Emekçilerine Vefa Borcumuzdur…

17 Mayıs 2010 Pazartesi günü Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon Müessese Müdürlüğü içinde bulunan "Karadon Yeni Kuyu"da -540 kotunda ve "taşeron firma" tarafından yürütülen bir faaliyet esnasında meydana gelen ve 2`si maden mühendisi 30 maden emekçisinin hayatını kaybetmesine neden olan büyük bir facia yaşanmıştır. Faciada hayatını kaybedenleri saygıyla anıyor, ailelerine ve yakınlarına sabır diliyoruz.

Bu vesileyle Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi olarak sektörle ilgili daha önce dile getirdiğimiz konuları dile getirmekte yarar görüyoruz.

Madencilik sektörü, bilgi, deneyim, uzmanlık ve sürekli denetim gerektiren dünyanın en zor ve riskli iş koludur. Maden kazaları incelendiğinde faciaların ortaya çıkmasında; teknik, ekonomik, sosyal, eğitim, planlama ve denetim sorunları gibi birçok faktörün etkisinin olduğu görülmektedir. Bunlara bağlı olarak da yaşadığımız facialar son yıllarda belirgin olarak artış göstermektedir. Özellikle yeraltı kömür madenciliği, işçi sayısı başına düşen kaza ve ölüm sıralamasında bütün sektörlerin başında yer almaktadır.

Özellikle 80‘li yılların başından itibaren uygulamaya konulan özelleştirme, taşeronlaşma, rodövans vb gibi emek sömürüsüne dayalı çalışmalar; kamu madenciliğini küçültmüş, kamu kurum ve kuruluşlarında uzun yıllar sonucu elde edilmiş olan madencilik bilgi ve deneyim birikimini dağıtmıştır. Yoğun birikim ve deneyime sahip olan kurum ve kuruluşlar yerine üretimin, teknik ve alt yapı olarak yetersiz, deneyim ve uzmanlaşmanın olmadığı kişi ve şirketlere bırakılması, buna ek olarak kamusal denetimin de yeterli ve etkin bir biçimde yapılamaması iş kazalarının artmasına neden olmaktadır. 2010 Mayıs`ında ve sonrasında yaşadığımız Kozlu (Zonguldak), Soma, Ermenek vb maden faciaları bunu bizlere bir kez daha göstermiştir.

Odamız, ülkemizin ve emekçilerin yararına görmediği özelleştirme ve bunun bir uygulaması olan taşeronlaşma ile ilgili olarak iktidara defalarca uyarılarda bulunmuştur. TTK`nın kendi hazırlık ve üretim ekipleriyle iç içe yapılacak işlerde taşeron hizmeti alınmasının, iş güvenliği ve denetim açısından ciddi sorunlar yaratacağını kamuoyuyla paylaşmış ancak bir sonuç alamamıştır. Karadon Faciasının sonrasında iktidar mensuplarının "mesleğin kaderinde bu var, mesleğin fıtratı budur" şeklindeki anlayışları bilim ve teknolojiyi dışlayan bir mantığın açık bir yansıması olarak belleklerimizdeki yerini almıştır.

Karadon, Kozlu, Soma, Ermenek faciaları başta olmak üzere bu iş cinayetlerinin yaşanmasında diğer bir sorumlu, adeta bu facialara göz yuman düzenleyici ve denetleyici kamusal yapılarıdır. Bu nedenle madencilik sektöründe yaşanan ölümlerden birinci derece sorumlu olması gerekenlerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü olduğunu bir kez daha belirtiyor, söz konusu kuruluşlar ile hükümeti, sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz.

Bizler biliyoruz ki; bilim ve tekniğin uygulandığı, kamunun denetim görevinin yerine getirildiği, işçilerin sendikalı olduğu, hukuki ve demokratik değerlere bağlı, insan haklarına saygılı gelişmiş toplumlarda bu tür iş cinayetleri neredeyse hiç yaşanmamaktadır. Böyle bir toplumsal düzen ve böyle bir çalışma yaşamı içerisinde iş cinayetleri kavramı ortadan kalkacaktır.

İnanıyoruz ki; tüm çalışanlar, iş kazalarının yaşanmadığı, sağlıklı çalışma ve sağlıklı yaşama hakkını kullanabildikleri bir toplumsal düzeni hak etmektedirler.

Karadon Faciasının acısını yüreklerimizde yaşadığımızı bir kez daha ifade ediyor, iş cinayetlerin son bulması için tüm sorumluları göreve çağırıyoruz.

Kazada yaşamını yitiren tüm maden emekçilerini bir kez daha saygıyla anıyor, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz..

 

TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI

ZONGULDAK ŞUBESİ YÖNETİM KURULU

 

17 Mayıs 2019, Zonguldak

Okunma Sayısı: 271
Yayın Tarihi: 24.06.2019