`Katliamın sebebi denetimsizlik ve taşeronlaşma politikaları`
İSTANBUL (DİHA) - Soma‘da meydana gelen maden katliamında ölen işçilerin sayısı 201‘e yükselirken, ölü sayısının daha da artacağı belirtiliyor. Yaşanan katliamın Türkiye tarihindeki en büyük maden facialarından birisi olduğunu belirten Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel, kazanın sebebi olarak denetim eksikliğini işaret ederken, iş cinayetleri davalarında yaşamını yitirenlerin avukatlığını üstlenen ve kendisi de Manisa‘lı olan avukat Berrin Demir ise yetkililerin madende mahsur kalan işçi sayısı hakkında hala doğru bilgi açıklamadıklarını belirterek, "Tam bir katliam" dedi. Dev-Maden Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün ise büyük bir ihmalin söz konusu olduğunu kaydederek, "Soma‘da yaşanan uygulanan madencilik politikalarının ve taşeronlaşma politikalarının sonucu" dedi.
Manisa‘nın Soma ilçesinde meydana gelen maden faciasında ölen işçilerin sayısı 201‘e yükselirken, 4‘ü ağır 80 kişinin de yaralandığı açıklandı. Türkiye tarihinde en büyük maden facialarından birisi olan Soma‘da yaşanan maden faciasının sebebine ilişkin ise işaret edilen denetimsizlik. Arama çalışmalarının devam ettiği maden ocağında mahsur kalan işçilerin sayısı hakkında yetkililerin yaptıkları açıklamalar ise hala muğlak.
‘Sık sık yangın çıkıyordu‘
Katliamda yaşamını yitiren işçilerin sayısının açıklamalardan çok daha yüksek olabileceğini belirten İşçi Sağlığı ve İş güvenliği Meclisi‘nden Murat Çakır, yaşamını yitiren işçilerin Keskinoğlu Tavuk üreticisinin yumurtaları beklettiği soğuk hava depolarında bekletildiğini söyledi. Madende sık sık yangın çıktığı bilgisini aktaran Çakır, facianın nasıl oluştuğu noktasında da konuştu. Trafoda çıkan yangının ardından metan gazı patlaması gerçekleştiğini belirten Çakır, "Denetimler yapılmadığı için muhtemelen tozlanma da oluyordu bu da yangına ve metan gazı patlamasına neden olmuştur. Yüzlerinde gaz maskeleri vardı ama gaz maskesinin belli bir süresi var. Bu süre bittikten sonra boğulmaya başlıyorsunuz. Öyle rahat rahat değil acı çekerek öldüler" diye vurguladı.
‘Göz göre göre gelen katliam‘
İş cinayetleri davalarında yaşamını yitiren işçilerin ailelerinin avukatlarından Berrin Demir ise yaşananın tam bir katliam olduğunu belirterek, günde vardiya yapılan maden ocağında yetkililer tarafından yapılan açıklamaların eksik ve yanlış olduğunu söyledi. Madene yakın köylerde bir çok işçinin madende çalıştığını hatta bir köyden 35 kişinin madende çalıştığını kaydeden Demir, bir köyün bu faciayla birlikte yok olduğunu söyledi. Facia ilk duyulduğunda işçilerin kendisini arayarak, "Burada yüzlerce insan öldü. Bunlar nasıl bu rakamları açıklıyor" dediğini anlatan Demir, "Yetkililer halen yalan söylüyor. Bu yaşanan tam bir katliamdır. Üstelik göz göre göre gelen katliam. Verimli topraklardı oralar, maden arıyoruz diye delik deşik ettiler. İşçiler bizi bu toprakların altına gömecekler diyorlardı. Öyle de oldular. Canlı canlı toprağın altına girdiler. İçimiz yanıyor" dedi.
MMO Başkanı: Özelleştirme ve taşeronlaştırma bu noktaya getirdi
Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel de, Soma‘da yaşananlara ilişkin, "Yangınla başlayan bir kısmı yangın sonucu ama büyük bir çoğunluğu yangın nedeniyle oluşan karbon monoksitten yaşamını yitirdi. Şu anda resmi rakamlar 200‘ün üzerinde. Tabi sayının artmasından endişe ediyoruz" dedi. Soma‘da yaşananları, Türkiye tarihindeki en büyük facialardan bir olarak niteleyen Yüksel, maden iş kolunun, önemli deneyim ve bilgi birikimi isteyen bir alan olduğunu söyleyen Yüksel, "Madencilik, deneyim, bilgi birikimi gerektiren önemli bir sektördür. Ancak özelleştirme ve taşeronlaştırmalar sonucu yaşanan deneyim eksiklikleri bu noktaya getirdi" ifadelerini kullandı.
‘Denetimsizliğin yarattığı sonuç‘
Türkiye Devrimci Maden Arama ve İşletme İşçileri Sendikası (Dev Maden-Sen) Genel Başkanı Tayfun Görgün de yaşanan katliamı "Taşeronlaştırma sisteminin sonucudur" olarak tanımladı. İş sağlığı ve güvenliğinin ne kadar önemli olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını da aktaran Görgün, "Taşeron cumhuriyetinin zihniyeti ve uygulamalarının sonucudur bu. Bu bir iş cinayeti, iş katliamıdır. Madencilikte denetimsizliğin, güvensizliğin yaratacağı sonuç budur. Maden kazalarında dünya birincisi durumundayız. İş kazalarında da Avrupa 1‘incisi, dünya 3‘üncüsüyüz. Aslında bu durumu açıklar niteliktedir. İhmal var yok tartışması gereksizdir. İhmal olmaz olur mu? İhmalin olmadığı yerde dünya birincisi olunur mu?" diye konuştu.