TMMOB Maden Mühendisleri Odası

MADENCİLİK SEKTÖRÜNÜN TEŞVİK EDİLMESİ İÇİN GÖRÜŞMELER YAPILDI.

MADENCİLİK SEKTÖRÜNÜN TEŞVİK EDİLMESİ İÇİN GÖRÜŞMELER YAPILDI.

Ekonomi Bakanı Sayın Zafer Çağlayan, 28 Şubat 2012 tarihinde yaptığı bir açıklamada yeni teşvik düzenlemelerinin yapılacağını ve bu anlamda madencilik sektörüne de teşvik verileceğini belirtmiştir. Bunun üzerine, Bakanlığa yazılan 01 Mart 2012 tarih ve 1009 sayılı yazıyla sektörün önemi belirtilmiş ve " ............ Bu değerlendirmeler ışığında Maden Mühendisleri Odası olarak, yakın zamanda açıklanacağı belirtilen yeni teşvik yasası tasarısının yasalaşma sürecinde, doğal kaynaklarımızın nihai ürün olarak ülkemiz ve halkımız yararına ekonomimize kazandırılması konusunda her türlü çalışmaya katkı koyabileceğimizi belirtir, çalışmalarınızda başarılar dileriz." şeklinde talebimiz iletilmiştir.

Bu gelişmeler sonucu gelen talep üzerine Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama Genel Müdürlüğü yetkilileriyle 21 Mart 2012 günü bir görüşme yapılarak yazılı taleplerimiz iletilmiştir. Ayrıca konuyla ilgili olarak 27 Mart 2012 tarihinde Ekonomi Bakanlığı Müsteşarıyla görüşülerek bu konuda hazırlanacak raporumuz sunulacaktır.

Teşvik Uygulama Genel Müdürlüğü‘ne iletilen görüşlerimiz aşağıdadır.

 

MADENCİLİK SEKTÖRÜNE TEŞVİK UYGULAMALARI HAKKINDAKİ ODAMIZ ÖNERİLERİ

Madencilik, tarih boyunca uygarlıkları şekillendiren temel sektörlerden biri olmuştur.. İçinde bulunduğumuz yüzyılda da, madencilik faaliyetleri olmaksızın insan yaşamının refah içinde sürdürülebilmesi olası değildir. Ülkemiz doğal kaynaklar açısından önemli bir potansiyel taşımaktadır. Ancak, ülke ekonomisinde madenciliğin yeterince önemli bir yeri olduğu söylenemez. Türkiye, üretilen madensel kaynak çeşitliliği açısından 152 ülke arasında 29 maden türünde yapılan üretim baz alındığında 10. sırada yer almakta ancak üretici ülkelerin dünya pazarı payları sıralamasında % 0.16 oranıyla 52. sıradadır. 2011 yılı maden ihracatımız 3.8 milyar dolar olmuştur. Hammadde ağırlıklı olarak yapılan bu ihracatın yeterli olmadığı bir gerçektir. Yapılması gereken, kaynaklarımızın kamu yararına üretilmesi ve önce yarı mamul, daha sonra mamul ürünlerin üretilmesiyle katma değerin artırılmas ıdır. Ülkemizde madencilik sektörünün bu gerekçelerle teşvik edilmesi gerekmektedir.

Bunun için;

1- Bor, toryum, linyit, doğaltaş ve mermer, manyezit, nadir toprak elementleri, zeolit, trona, feldspat ve metal madenleri başta olmak üzere önemli miktarda maden rezervine sahip olduğumuz bilinmektedir. Bu kaynakların işlenmesi, önce yarı mamul, daha sonra mamul hale getirilmesi ve bu ürünlerin ilgili sanayi dallarında kullanımının desteklenmesiyle rekabet gücümüzün artacağı da bir gerçektir. Söz konusu ürünlerin yeni kullanım alanlarının belirlenmesine yönelik bilimsel ve teknolojik araştırmaların yapılmasına ve teşvik edilmesine ihtiyaç vardır.

2- Madencilik sektörünün tüm alt sektörlerinde üretim artırılmalıdır. Ancak, söz konusu üretimin hedefi dış satım değil, ülke sanayi sektörleri olmalıdır. Madencilik sektörünün ülke kalkınmasındaki önemi, fazla miktarlarda üretilip yurt dışına satılarak döviz elde edilmesinde değil, yerli sanayiye düşük maliyette ve kaliteli girdi sağlamasındadır. Bu çerçevede, madencilik sektörünün planlanmasında ülke sanayi sektörleri ile entegrasyon ön planda tutulmalı ve ülkemizde üretilen madenlerin nihai ürün haline getirilebilmesi için gerekli teşvikler sağlanmalıdır.

3- Mermer sektörünün maliyet girdilerinin büyük bir bölümünü motorin giderleri oluşturmaktadır. Bu nedenle mermer sektöründe kullanılan motorine indirim uygulanmalıdır.

4- Madencilik sektöründe faaliyet gösteren üretim ve zenginleştirme tesislerinde kullanılan elektrik enerjisinde teşvik uygulanmalıdır.

5- Madencilik sektörü, özellikle yeraltı madenciliği en zor mesleklerin başında gelmektedir. İş kazaları ve yaşanan ölümler bunun bir göstergesidir. Bu kazaların önlenmesi için teknolojik yatırımların yapılması ve kullanılması gerekmektedir. Bu yatırımlar ciddi maliyet oluşturmaktadır. Özellikle yeraltı işletme yöntemiyle madencilik yapan işletmeler, genellikle küçük ve orta ölçeklidir. Bu nedenle maden işletmelerinde kullanılan tüm işçi sağlığı ve iş güvenliği ekipmanları için uygulanacak teşvikler, hem iş kazalarını azaltacak hem de sektörün ayakta kalmasını sağlayacaktır.

6- Maden işletmelerinde, arama ve üretim çalışmalarının bilim ve tekniğe uygun yürütülebilmesi için maden mühendislerinin istihdam edilmesi bir zorunluluktur. Maden mühendislerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve insanca yaşayabilecekleri ücretlerin ödenmesi için ilgili mevzuat çıkarılmalı ve uygulanmalıdır. Bu konuda Maden Mühendisleri Odasının görüşleri dikkate alınmalıdır.

7- Madencilik sektöründe çalışan işçilerin ve mühendislerin yıpranmaları, diğer sektörlerde çalışanlara kıyasla daha fazladır. Sektörde çalışmayı teşvik etmek amacıyla emeklilikte fiili hizmet sürelerinin ve emeklilik yaşlarının kısaltılması gerekmektedir.

8- Uygulanan teşvik sisteminde madencilik sektörü için bölgesel bazda teşvik öngörülmektedir. Bunun yerine madencilik sektöründe ülke çapında aynı teşvikler uygulanmalıdır.

9- Madencilikte en riskli dönem arama dönemidir. Henüz üretilebilirliği kesin olmayan rezervlerin ekonomiye kazandırılması için yapılan çalışmalar ciddi yatırım gerektirmektedir. Bu dönemde yapılan maden arama çalışmalarının teşvik edilerek, yeraltında bulunan zenginliklerimizin ekonomiye kazandırılması gerekmektedir.

10- Enerji arzında yerli kömür üretiminin teşvik edilerek, yerli kömüre dayalı termik santrallerine öncelik verilmeli, ithal kömürle elektrik üreten santrallere verilen üretim lisanslarının önüne geçilmelidir.

11- Hammadde ihracatı engellenmeli ve madenlerimizin sanayimizde kullanılması teşvik edilmelidir.

Okunma Sayısı: 2112
Yayın Tarihi: 22.03.2012