TMMOB Maden Mühendisleri Odası

Madene Başbakan freni

Madene Başbakan freni

 Son yaşanan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından yaşanan tartışmalarda dikkatlerin çevrildiği madencilik sektöründen "imdat" çığlığı yükseliyor. Bundan 1.5 yıl önce tüm ruhsat işlemlerini bir genelgeyle kendisine bağlayan Başbakanlığın uygulamaları madenciliği durma noktasına getirdi. Maden Mühendisleri Odası başta olmak üzere bazı firmaların da Anayasa`nın ve yasaların üzerine çıkan genelgeyi iptal için yaptıkları hukuki girişimlerden sonuç çıkmadı. Gelinen noktada sektörde faaliyet gösteren firma sayısında olağanüstü azalma yaşandı.

Madencilik faaliyetlerinin yürütülebilmesi için gerekli olan arama ve işletme ruhsatları başvurularını direkt Başbakanlığa bağlayan uygulama 16 Haziran 2012`de devreye girdi. Maden Mühendisleri Odası`nın rakamlarına göre, 2008 yılında 36 bin 98 olan arama ruhsatı sayısı, bugün 9 bin 612`ye düştü. Daha önceki yıllarda verilenler de dahil yaklaşık 8 bin civarında işletme izinli sahada üretim yapılabiliyor. Sektörün içindeki 200 bine yakın insan ve ailesi, zor durumda.

UYARDIK AMA DİNLETEMEDİK

Taraf`a konuşan Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Cemalettin Sağtekin, "Her şey bende toplansın ve totaliter bir yaklaşımla" çıkarılan Başbakanlık genelgesinden geri dönülmesi için yaptıkları girişimlerin sonuçsuz kaldığını anlatarak "Sıkıntıyı 1.5 yıl önce görüp Başbakanlığa da bir yazı yazarak durumu aktardık. Yanlıştan dönülmesini istedik ancak sonuç alamadık" dedi.

"Bu genelgeden faydalanılarak baskı unsurları geliştiriliyor " diyen Sağtekin, şöyle devam etti: "İşletme izni verilirken ve faaliyet durdurulurken yaşanan keyfiyet, sektörü durma noktasına getirdi. Küçük çaplı madencilik yok ediliyor. İzin işlemlerinde objektif kriterler yerine büyük oranda keyfiyet öne çıkıyor. Başbakanlık çeşitli engeller çıkarıyor. Madenler, sadece kar amaçlı bir meta olarak görülüyor ve 3-5 firmanın daha fazla gelir edebilmesinin planlaması içinde davranılıyor. Maalesef son gelişmelerde de madencilik sektörü hak etmediği bir şekilde malzeme yapılıyor. İşletme izni verilirken de, faaliyet durdurulurken de farklı hesaplar öne çıkıyor ve uygulamalar buna göre yapılıyor.

ANAYASAYA AYKIRI

Tüm yetkileri Başbakanlık`ta toplayan uygulamanın Anayasa, ilgili yasa ve yönetmeliklere de aykırı olduğuna dikkat çeken Sağtekin, "Anayasa`ya göre madenler halkın malıdır. Halkın malı üzerinde birileri haksız kazanç elde ediyor. Bu kabul edilemez" diye konuştu. Sağtekin, meslek odalarının ve firmaların bu konuda başlattıkları hukuki süreçlerin de henüz sonuçlanmadığını belirtti.

Okunma Sayısı: 243
Yayın Tarihi: 22.01.2014