TMMOB Maden Mühendisleri Odası

ODA BAŞKANIMIZ AYHAN YÜKSEL‘İN 4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ MESAJI

ODA BAŞKANIMIZ AYHAN YÜKSEL‘İN 4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ MESAJI

4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜ MESAJI

Dünyanın değişik yerlerinde, yaşadığımız coğrafyada ve ülkemizde geçmiş yıllarda olduğu gibi 2017 yılı içerisinde de yüzlerce insanın ölümü ile sonuçlanan katliamlar, devam eden savaşlar tüm insanlığın vicdanını yaralamış ve geleceğe dair endişelerin artmasına neden olmuştur.

TMMOB Maden Mühendisleri Odası olarak savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunmaya devam edeceğimizi, sevgiyi, barışı, dostluğu ve adaleti katleden her türlü terörü kınadığımızı belirtmek istiyorum.

Yaşadığımız yıl içerisinde patlayan bombalar ve çatışma ortamı nedeniyle yaşanan ölümlere 15 Temmuz Kalkışması nedeniyle ilan edilen OHAL ve yayınlanan KHK`lar da eklenince sorunlarımız daha da artmıştır. OHAL ve KHK`lar ülkemizde demokrasiden, özgürlüklerden, eşitlikten bahsedenlerin samimiyetini bir kez daha göstermiştir.

15 Temmuz Kalkışması` na karşı yürütülen mücadele hukukun ilkelerinden uzaklaşarak bilimden, emekten ve halktan yana olan demokratik muhalefete karşı dönüştürülerek aralarında üyelerimizin de bulunduğu binlerce öğretmen, doktor, mühendis ve mimar ya görevlerinden uzaklaştırılmış ya da ihraç edilmişlerdir. Demokrasinin ve hukukun ülkemize egemen olduğu gün arkadaşlarımızın alınları ak, başları dik bir şekilde görevlerine döneceklerine inanıyoruz.

Yaşadığımız OHAL kapsamında TMMOB ve Odalarına karşı yürütülen sistemli baskılar da artarak devam etmektedir. TMMOB ve Odaların idari ve mali denetim altına alınmak istenmesi ile yetkilerimizin bir çıkarılan yasa ve yönetmeliklerle ortadan kaldırılması mücadelemizi geriye düşürmeyecektir. Çünkü TMMOB ve Odaları gücünü halkımızdan ve örgütlü üyelerinden almaktadır. 

Madenlerin yer altından çıkarılması oldukça tehlikeli ve zordur. Her türlü tehlike ve zorluğa karşı doğayla mücadele ederek yer altı zenginliklerimizi üreten, gerektiğinde bu uğurda yaşamını kaybeden üyelerimize ve maden emekçilerine sadece bizlerin değil toplumun tüm kesimlerinin vefa borcu bulunmaktadır. Her gün eşleri ve çocukları tarafından "hayırlı işler" diye uğurlanan ve her akşam "geçmiş olsun" diye karşılanan ölümle burun buruna yaşayan bu insanlara ve mesleğe sahip çıkmak bir insanlık görevidir.

Madencilik, tarih boyunca uygarlıkların gelişmesinde çok önemli yer tutan sektörlerden biri olmuştur. Bu bakımdan, madencilik sektörü dün olduğu gibi bugün de uluslar için vazgeçilmez konumunu sürdürmektedir. Türkiye ise maden bakımından zengin doğal kaynaklara sahip olan ancak bunları ülkenin yararına sunamayan, nadir ülkelerden birisidir. Türkiye`nin gelişmesi ve periyodik ekonomik krizlerden kurtulması için madenlerin üretime alınması ve bu yolla sanayinin ham ve ara madde ihtiyacının karşılanması gerekmektedir.

Ancak yaşadığımız süreçte uygulanan küresel politikalar nedeniyle insan, doğa, ekolojik sistem gibi tüm kavram ve etik değerler "ticarileştirilerek" yıkımının arsızca sürdürüldüğü günümüzde madenlerimiz de sadece ticari bir meta gibi piyasalaştırılarak pazara sürülmüştür. Yaşanan toplumsal yıkım sonucunda iş cinayeti sonucu ölümler artmış, meslektaşlarımızın istihdam alanı daralmış, çalışma koşulları ağırlaşmış ve yaşam standartları sürekli düşmüş, kaynaklarımız talan edilmiştir.

İş cinayetleri istatistiklerinde ülkemiz ne yazık ki hala ön sıralarda ter almaktadır. Bu tablonun bir an önce değişmesi ve yerin altında, adeta ölüm-kalım mücadelesi vererek ailelerinin geçimini sağlayan meslektaşlarımızın ve maden emekçilerinin yaşamlarının güvence altına alınması gerekmektedir. Ayrıca meslektaşlarımız yaptıkları emek yoğun bu işin karşılığını hiçbir şekilde alamamakta, üstüne üstlük emeklerinin karşılığını ya canları ile ödemekte ya da mahkemelerde sanık olarak yüzlerce yılı bulan cezalarla yargılanmaktadırlar.

2012 yılında yayınlanan "Başbakanlık Genelgesi" nedeniyle durma aşamasına gelen sektör, 2014 yılında yaşanan iş kazaları ve 2015 yılında madenciliğin sorunlarını çözeceği iddia edilerek "ben yaptım oldu" anlayışı ile çıkarılan "Maden Kanunu"  ile hızla küçülmeye içinde bulunduğumuz yılda da devam etmiştir.

Milli ve Yerli Madencilik Politikası yerine politikasızlık yaşama geçmiş ve son iki yıl içerisinde Maden Kanunu dört kez değiştirilmiştir. Kanun değişikliğinden altı ay sonra çıkarılması gereken Maden Yönetmeliği ancak 2,5 yılda çıkarılabilmiş ve yönetmeliğin yayım tarihinden bir ay dahi geçmeden Maden Kanunu yeniden değiştirilmiştir. Yapılan hatalı ve hukuka aykırı düzenlemeler nedeniyle MİGEM madencilik sektörünü yine hukuka aykırı duyurularla yönetmektedir. Bu nedenle sektör ve çalışanlar halen ne yapacağını bilmez halde beklemekte ve sektör gittikçe daralmaktadır. Çalışanlar ise işsizlikle karşı karşıyadır.

Bütün bu sorunlara çözüm üretmek ve uygulamak ülkeyi yönetenlerin ve siyasi iktidarların asli görevidir. Maden Mühendisleri Odası olarak, kamuoyunu bilgilendirmek ve yetkilileri uyarmak görevlerimiz arasında olup bu görevimizi yerine getirmek amacıyla siyasi iktidarı gereğini yapması için bir kez daha göreve davet ediyoruz.

Her yıl olduğu gibi bu yılda Odamızın öncülüğünde uzun yıllardır ülkemizin belli başlı madencilik kentlerinde ve birçok maden işletmesinde 4 Aralık "Dünya Madenciler Günü" olarak kutlanılmaktadır. Yeryüzü sıcak olsun diye kazma sallayan, çocukları gülsün diye ölümü göze alan maden emekçilerinin yaşam hakkının güvence altına alındığı, yerin yüzlerce metre altında geçirdikleri her saniyenin hakkının verildiği, iş güvencesinin ve çalışma barışının sağlandığı bir Türkiye dileği ile tüm madencilerin Dünya Madenciler Gününü kutluyor ve onlar için kazasız bir yaşam diliyorum.

"Dünya Madenciler Günü" müzü güzel ve güneşli günler göreceğimiz bir ülkede kutlayacağımız umuduyla, mesleklerinde 40, 50 ve 60 başarılı yılı tamamlayan saygıdeğer onur üyelerimizi kutlarken, mesleğe yeni başlayan genç meslektaşlarımıza aramıza hoş geldiniz diyorum.

Saygılarımla,

Ayhan YÜKSEL

TMMOB Maden Mühendisleri Odası

Yönetim Kurulu Başkanı

2 Aralık 2017, Ankara

Okunma Sayısı: 501
Yayın Tarihi: 03.12.2017