SOMA FACİASININ GERÇEK SORUMLULARI YARGILANMALIDIR
SOMA FACİASININ GERÇEK SORUMLULARI YARGILANMALIDIR
Bundan tam 8 yıl önce bugün Soma’da, Soma AŞ ye ait kömür ocağında tarihimizin en vahim facialarından biri gerçekleşti. 5’i maden mühendisi olmak üzere tam 301 canımız, 301 maden emekçimiz kömür ocağında çıkan yangında yanarak, boğularak, zehirlenerek öldüler.
Soma’da hayatını kaybeden meslektaşlarımızı ve maden emekçilerini bir kez daha saygıyla anıyor, başta yakınları olmak üzere tüm camiamıza başsağlığı diliyoruz.
Somada 301 madencinin ölümünün üzerinden 8 yıl geçti. Soma davası başladığında davadaki sanık sayısı 45 iken, 2021 yılında sonuçlanan davada, işveren Can Gürkan haricinde sanıklar; maden mühendisi, tekniker ve işçi olarak çalışan maden emekçileriydi. 45 sanıktan şirket sahibi ile birlikte 2 si kamu çalışanı 6’sı şirket çalışanı maden mühendisi ve 1’i maden teknikeri olmak üzere 10 kişi hapis cezası aldılar.
İşyeri sahibi işveren, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak kamu otoritesinin siyasi ve bürokratik olarak karar alma ve karar verme süreçlerinde bulunan kademelerindeki görevlilerin dava ile olan illiyet bağları değerlendirilmemiştir. Hatta gözden kaçırılarak saklanmış ve hasıraltı edilmiştir.
Davada, gerçek sorumlu olan kamu otoritesi siyasiler ve onların temsilcileri yerine günah keçisi ilan edilen TKİ’de Kontrol Başmühendisi olarak görev yapan iki kamu çalışanı, maden mühendisleri Efkan KURT ve Adem ORMANOĞLU 12 yıl 6 ay cezaya çarptırıldılar ve şu an cezaevindeler.
Kontrol Baş Mühendislerine bağlı tüm personel ile baş mühendislerin bağlı olduğu şube müdürlerini, müessese müdürlerini, daire başkanlarını, Genel Müdür ve yardımcılarını koruyup kollayan, baş mühendislerin ceza almasına neden olan bilirkişi raporlarını ve mahkeme kararlarını tanımadığımızı, kabul etmediğimizi ilan ediyoruz.
Hukuka ve bilime aykırı bilirkişi raporu ve yargı kararıyla, her yıl yüzlerce insanımızın hayatını kaybetmesine, engelli hale gelmesine, çok büyük maddi kayıpların yaşanmasına neden olan taşeronlaştırma ve/veya rodövans sistemi sorgulanmamakta, siyasilerin, bürokratların suçları, kamu çalışanı iki meslektaşımızın sırtına yüklenerek sistem aklanmaya çalışılmaktadır.
Oysa onlarca kez dile getirdiğimiz üzere, özellikle madenler gibi yenilenmez nitelikteki kamusal kaynaklarımızın kamu çıkarları doğrultusunda kamu eliyle üretilmesi, insan onuruna yakışan çalışma koşulları içerisinde, bilim ve tekniğin gereklerine, iş güvenliği ölçütlerine uygun bir biçimde işletilmesi bütün bu faciaların azaltılmasında, önlenmesinde temel bir öneme sahiptir.
Mevcut iktidar bu açık gerçeğe karşın, belirli çıkar çevrelerini gözeten ihaleler düzenlemekte, bu çıkar çevrelerinin arzu ve isteklerine uygun çalışma koşulları sağlamakta, sonuç olarak Ermenek’te, Elbistan’da Soma’da yaşanan facialara ortam hazırlamaktadır. İktidar, facialara neden olan bu yanlış sistemi düzeltmek, sorunun gerçek nedenlerine yönelmek yerine, kamu çakışanı meslektaşlarımızı hedef tahtasına oturtarak cezalar verdirmekte, kendi sorumluluklarını gizlemeye, kendilerini aklamaya çalışmaktadır.
301 madencinin ölümünden birinci derece sorumlu olan, yargılanması gereken birçok siyasetçi, bürokrat ve tartışılması gereken birçok olgu varken, kamu çalışanı iki meslektaşımıza ceza verilmesi son derece kasıtlı ve siyasi bir yaklaşımdır.
Ülkemizde alınan ve hukuka uygunluğu tartışma konusu olan yargı kararları ne yazık ki yaşamın her alanında devam etmektedir. Gezi Davası Sanıkları ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen hapis cezaları Soma Faciasında yaşanan hukuksuzlukla eşdeğerdir.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası olarak, facianın ilk gününde söylediğimiz gibi bu hukuksuzluk süreçlerinin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Gerçek suçluların sorumsuzmuş gibi davranmalarına, facianın tüm yükünün yetki ve sorumluluk açısından karar alma ve karar verme süreçlerinde bulunmayan çalışanlara çıkartılarak kamu otoritesi ve işverenler aklanmaya devam etmektedir. Kamu otoritesi ve işverenler için oluşturulan bu cezasızlık ortamı iş cinayetlerinin yaşanmasına davetiye çıkarmaktadır. Kamuoyuna olan sorumluluğumuz çerçevesinde Soma’da ve yaşamın her alanında yaşanan hukuksuzluğu teşhir etmeyi ve itirazımızı inatla sürdüreceğiz.
Adil bir yargılama ile gerçek suçluların ortaya çıkartılıp, hak ettikleri cezalara çarptırılmadan toplumun vicdanının rahat etmeyeceği açıktır. Bu konuda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek için gereken her türlü çaba göstereceğimizin bilinmesini isteriz.
HUKUK HERKESE LAZIM OLACAK!...
SOMA’YI UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ !...
Saygılarımızla.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
13 Mayıs 2022, Adana