SOMA MADEN İŞÇİLERİYLE HAKLI MÜCADELELERİNDE DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ!
TÜRKİYE KÖMÜR İŞLETMELERİ KURUMU
İŞTİRAKLERİ ÜZERİNDEN İHALESİZ OLARAK DENETİMSİZ BİR ŞEKİLDE YANDAŞ FİRMALARA İŞLETTİRDİĞİ SAHALAR İLE KAMU ZARARINA YOL AÇAN UYGULAMALARI TERK ETMELİDİR!
ÖZELLEŞTİRMEYE KARŞI HAKLI MÜCADELELERİNDE SOMA MADEN İŞÇİLERİYLE DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ!
Ruhsat hukuku Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumuna ait olan Soma-Eynez açık ocağının rödövans ve taşeronlaşma yöntemiyle gizli olarak özelleştirilmesi çalışmalarına karşı işçiler iş bırakma eylemlerine devam etmektedirler.
Soma Eynez açık ocağı, TKİ İştiraki olan Yeni Anadolu Madencilik A.Ş. aracılığıyla TKİ’den alınıp, yandaş bir firmaya verilerek gizli bir özelleştirme daha gerçekleştirilmiştir. Yapılan bu gizli özelleştirme ile işçiler, iş güvencesizliği ve kötü çalışma koşullarıyla yüz yüze getirilmekte ve sahalar, iştirakler üzerinden hülle yapılarak taşeronlaştırma yöntemiyle yandaş firmalara peşkeş çekilmekte ve kamu zararı oluşturulmaktadır.
Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü Rödövans ve Ruhsat Devri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 35.maddesinde “Sahayla ilgili rezerv, kalorifik ve kimyasal özellikler, jeolojik-hidrojeolojik koşullar, üretim ve pazar koşulları, sosyoekonomik şartlar ve diğer tüm parametreler de dikkate alınarak Kurum tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda Kurum tarafından işletilmeyecek sahalar, ekonomik işletmecilik ve diğer koşullar açısından uygun görülmesi halinde ihale yapılmaksızın Kurumca belirlenen cari tahmini bedel ile rödövans fiyatları ve koşulları da dikkate alınarak rödövans veya satışta öncelikli alım hakkı kullanımını da sağlayan rödövans veya pay karşılığında Kurum iştirakleri tarafından işlettirilebilir.” denilmektedir.
Yönetmeliğin ilgili maddesinden de anlaşılacağı gibi Kurum tarafından işletilmesi, teknik ve ekonomik açıdan uygun olmayan sahalar kurumun iştirakleri üzerinden değerlendirilebilir denilmesine rağmen verimli bir ocak olan ve yönetmelikte belirtilen şartları taşımayan Soma-Eynez açık ocak işletmesi TKİ iştiraki olan Yeni Anadolu Madencilik A.Ş. üzerinden Kamu İhale Kanunu by-pass edilerek yandaş bir firmaya ihalesiz olarak işlettirilmek üzere verilmiştir.
Son yıllarda Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu kamu işletmeciliği anlayışından uzaklaştırılmış, sahalar ruhsat devri, rödövans ve taşeronlaştırma gibi arka kapı özelleştirme yöntemleriyle işletilmeye çalışılmıştır. Rödövans sözleşmeleriyle firmalara verilen TKİ uhdesindeki birçok sahada, firmalar sözleşme yükümlülüklerini yerine getirememiştir. Tüm bu olumsuz örneklere rağmen TKİ bu yöntemde ısrar etmeye devam etmektedir.
Pandemi ve savaş koşulları nedeniyle dünyanın ve ülkemizin enerji ihtiyacının her geçen gün arttığı bir ortamda TKİ, iştirakler yoluyla çeşitli biçimlerde özelleştirdiği sahalarda, daha fazla kamu zararı oluşturmadan bu uygulamaları terk etmelidir.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TKİ yönetimine soruyoruz!
TKİ, Soma-Eynez sahasını çalıştırmayacağı kararını hangi bilimsel gerekçeye dayanarak vermiştir?
TKİ sahayı iştirakine devrederken kendi yayınladığı yönetmeliğinde yer alan şartlara göre mi belirlemiştir? Bugüne kadar TKİ tarafından iştiraklere devredilen sahalarda iştirakler doğrudan işletmecilik yapmakta mıdır?
Hisselerinin önemli bir kısmı kamuya ait olan TKİ iştiraki Yeni Anadolu madencilik A.Ş. sahayı yandaş firmaya işlettirmek için herhangi bir ihale açmış mıdır?
Bugüne kadar iştiraklere devredilen sahalarda işletmeci firmalar hangi kriterlere göre belirlenmiştir ve bu sahalarda TKİ-İştirak ve firmaların gelir dağılımları durumu nasıl gerçekleşmiştir?
TMMOB Maden Mühendisleri Odası olarak bu soruların cevabını talep ederken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TKİ yönetimine bir kez daha diyoruz ki;
- Mevcut yöneticiler, gerek linyitin ve asfaltitin işletilmesinde gerekse zenginleştirilmesinde kamu yararını gözeterek çalışmaları sürdürmelidir. 1957 yılında kurulan TKİ gibi köklü bir kurum, kamu işletmeciliği anlayışından uzak piyasacı bir bakış açısıyla yönetilmemelidir.
- TKİ, iştiraklerin ve iştirakler vasıtasıyla sahada faaliyet sürdüren firmaların kazançlarını kamuoyu ile paylaşarak şeffaf bir yönetim tarzı benimsemelidir.
- Geçmişte TKİ’nin iştirakler üzerinden firmalara verdiği sahalardaki durumla ilgili TBMM KİT Komisyonu, Sayıştay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TKİ’nin denetim birimleri, ilgili çalışmaları yaparak kamu zararına neden olan uygulamalar hakkında gerekli soruşturmaları açmalıdır.
- Madencilik bilim ve tekniği açısından uygun olmayan ruhsatların bölünerek firmalar tarafından işletilmesini benimseyen sistem terk edilmeli, havza madenciliği ilkeleri esas alınarak madencilik faaliyetleri yürütülmelidir.
- Kamu İhale Kanunu kapsamı dışında kalan, kamusal denetim mekanizmasını devre dışı bırakan ve kamu zararı oluşturma olasılığı yüksek olan yöntemlerle sahalar değerlendirilmemelidir.
Sonuç olarak;
Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü Rödövans ve Ruhsat Devri İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 35.maddesine aykırı olarak gerçekleştirilen Soma Eynez Açık Ocağı’nın bir bölümünün TKİ iştiraki olan Yeni Anadolu Madencilik A.Ş. üzerinden kamu zararına yol açacak şekilde ihalesiz olarak yandaş firmaya işlettirilmesi işlemi derhal iptal edilmelidir.
Madencilikte kamu zararı oluşturan uygulamalara ve bu uygulamaların nedeni olan tüm neoliberal politikalara karşı TMMOB Maden Mühendisleri Odası olarak kamucu, şeffaf bir anlayış ile kaynakların değerlendirilmesi için başta hukuki alan olmak üzere her alanda mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.
Soma Maden Emekçilerinin Mücadelesi Mücadelemizdir.
Saygılarımızla;
TMMOB Maden Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu
19 Temmuz 2022, Ankara