T.C ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI`NA YAZILAN ORMAN ALANLARININ REHABİLİTASYONU İLE İLGİLİ YAZIMIZ
Ankara; 18.02.2014
Sayı: 835
T.C ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI
ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
İŞÇİ BLOKLARI MAHALLESİ
MUHSİN YAZICIOĞLU CADDESİ 51/B
06530 - YÜZÜNCÜYIL / ANKARA
Yazılı ve görsel basında yer alan haberlerde; "Orman alanlarındaki maden sahaları rehabilite edilecek Orman ve Su İşleri Bakanlığı, kamuoyundaki olumsuzlukları en aza indirgemek ve tekrar orman alanlarının asli görevine uygun olarak işletilmesini sağlamak gayesiyle "Madencilik Faaliyetleri Sonucu Doğal Yapısı Bozulmuş Orman Sayılan Alanların Rehabilitasyonu" na ilişkin Eylem Planı çalışması başlattı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, orman sayılan alanlarda madencilik faaliyetleri sonucu bozulan sahaların rehabilitasyonu amacıyla eylem planı çalışması başlattı. 2014-2018 yıllarını kapsayan Eylem Planı kapsamında, toplam 50 bin dekar alanda çalışma yürütülecek" denilmektedir.
Yine Bakanlığınızca "Pasa Döküm Alanı Kademeli Kapatma Planı" konulu Orman Bölge Müdürlüğü ve Şube Müdürlüklerine gönderilen yazıda Orman Kanunu`nun 16 ncı maddesi ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin yönetmelik hükümlerinden bahisle, "Pasa Döküm Alanı Kademeli Kapatma Planı"nın ne şekilde, kimlerce hazırlanacağı hususunda direktif verilmiş ve çalışmaların bu kapsamda yürütülmesi gerektiği bildirilmiştir.
İlgili metinler incelendiğinde "Madencilik Faaliyetleri Sonucu Doğal Yapısı Bozulmuş Orman Sayılan Alanların Rehabilitasyonu" ve "Pasa Döküm Alanı Kademeli Kapatma Planı" konularının madencilik faaliyetlerinden soyutlanarak sadece Ormancılık faaliyeti gibi algılandığı bu nedenle de faaliyetlerden özellikle "Pasa Döküm Alanı Kademeli Kapatma Planı" hususunda sadece "Ormancılık Bürosu/Orman Mühendisi/Orman Yüksek Mühendisi" nin yetkili kılındığı ve "Pasa Döküm Talebine Ait Kademeli Kapatma Planı ve Taahhüdü" nün bu kişilerce hazırlanması gerektiği kuralı getirildiği görülmektedir.
Bilindiği üzere Maden Kanunu`nun "İşletme Ruhsatı ve Madenin İşletilmesi" başlıklı 24 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında;
"Arama ruhsat süresi sonuna kadar, tespit edilen madenin rezerv bilgilerini de içeren 17 nci maddeye göre hazırlanmış arama faaliyet raporu ile en az bir maden mühendisi tarafından hazırlanan faaliyet sonrası işletme alanının çevre ile uyumlu hale getirilmesini de içeren, işletme projesi ve talep harcının ödendiğine dair belge ile müracaatta bulunulması halinde işletme ruhsatı hakkı doğar." denilmektedir.
Maden Kanunu`nun 24 üncü maddesi ile işletme ruhsatı talep edebilmek için en az bir maden mühendisi tarafından hazırlanmış faaliyet sonrası işletme alanının çevre ile uyumlu hale getirme çalışmalarını da içeren işletme projesinin verilmesini zorunlu kılmıştır.
Hem Maden Kanunu hem de Orman Kanunu, açıkça madencilik faaliyetlerinin sona ermesi neticesinde idareye teslim edilen veya terk edilen doğal yapısı bozulmuş orman alanlarına rehabilitasyon uygulanacağını belirtmiştir. Hatta Maden Kanununda ruhsat sahibince faaliyetin sona ermesini müteakiben 6 ay içerisinde sahayı işletme projesi doğrultusunda çevre ile uyumlu hale getirilmesi gerektiği, bu sürenin 3 ay daha uzatılabileceği belirtilmiştir. Çevre ile uyumlu hale getirme çalışmaları işletme projesi doğrultusunda uygulanacağı Maden Kanunu`nun amir hükmüdür. Ayrıca çevre ile uyum çalışması için gerekli tedbirlerin, ruhsat sahibince alınmaması durumunda orman arazilerinde ilgili orman idaresince, diğer alanlarda il özel idareleri tarafından işletme projesinde belirtilen çevreye uyum planına uygun olarak sahanın rehabilite edileceği belirtilmiştir.
Maden Kanunu`nda faaliyet sonrası işletme alanının çevre ile uyumlu hale getirilmesini de içeren işletme projesinin en az bir maden mühendisi tarafından düzenlenmesi zorunluluğunun konulmasının sebebi; işletme projesinin, proje ile ilgili genel bilgileri, üretim sahası ile ilgili bilgileri, projenin teknik yönünü, işletme yöntemini, çevre ile uyum planını, projenin mali boyutunu, işletme dönemindeki gelir ve gider tahminlerini içeren geniş kapsamlı ve birbiri ile bağlantılı konuları içeren bir proje olmasından kaynaklanmaktadır. Bu denli grift ve başlangıç aşamasında bir bütün olarak planlaması gereken projelerin getireceği maliyet hesaplarının bir arada değerlendirilmesi gerekmektedir.
Maden kapatma planlamasının amaçlarından bir diğeri, doğaya yeniden kazandırma ve iyileştirme çalışmalarının düzenli olarak yapılmasını ve rezerv bittikten sonra yapılacak iyileştirme ve doğaya yeniden kazandırma maliyetlerinin en aza indirilmesini sağlamaktır. Plan çoğunlukla ruhsat başvurularında, ortaya çıkabilecek olası durumlar alınarak yapılmakta; arama faaliyetlerinden başlayarak madenciliğin her aşamasında ortaya çıkan fiili duruma göre her yıl düzenli olarak gözden geçirilerek güncellenmektedir.
Maden kapatma planlaması, üretim planlaması gibi madenciliğin tüm ömrü boyunca madencilik faaliyetlerinin bütünleşik bir parçasıdır ve doğaya yeniden kazandırma bu planın önemli bir aşamasını içerir. Çevre ile uyum planının işletme projesi ile birlikte ele alınmaması durumunda, ne yürütülecek madencilik faaliyeti ne de faaliyet sonrası sahada yürütülecek olan çevre ile uyum çalışmaları sağlıklı olmayacaktır. Nasıl ki bir binanın mimari, inşaat ve elektrik projeleri bir bütün olarak ele alınmaksızın bir ev yapılırsa o evin ayakta durma şansı olmaz ise madencilik faaliyetleri ile rehabilitasyon çalışmalarının da bir arada gerçekleştirilmemesi durumunda o alanın yeniden ormanlık alana kavuşturulması mümkün olmayacaktır.
İkinci neden coğrafi yapısı yapılan madencilik faaliyeti sonrası yapılan işin niteliği gereği değişecek olan bir maden sahasının işletme projesinden bağımsız olarak rehabilite edilmesinin fiilen mümkün olmamasından kaynaklanmaktadır. Yapılan madencilik faaliyetleri sonucu arazi yapısında çok büyük değişiklikler gerçekleşmektedir.
Maden tasarımı çevresel, sosyal ve kanuni gerekler kısıtlarını da gözeterek en az maliyetli maden çıkarmayı hedefler şekilde yapılmalıdır. Maden tasarımı ve planlaması aşamasında verilen kararların uzun vadede önemli sonuçları olduğundan risk tayinine dayalı bir yaklaşım geliştirilmesi ve maden kapatma ve doğaya yeniden kazandırma faaliyetleri göz önüne alınmalıdır. Hazırlık çalışmalarını yapan ekibin yapılan çalışmaların maden kapatma ve doğaya yeniden kazandırma çalışmalarına etkisi olduğunu konusunda bilgilendirilmesi, madenler hazırlık aşamasında bile kapanabileceğinden hazırlık çalışmalarının arazi tahribatını en az düzeyde yapacak şekilde uygulanması, maden kapatma ve doğaya yeniden kazandırma için yeterli finansal kaynak bulunması planın başarıya ulaşmasının en önemli faktörlerinden biridir. Kapatma ve doğaya yeniden kazandırmanın maliyeti hazırlanan plan üstünden hesaplanmalıdır.
Günümüzde değişen çevre ve sürdürülebilirlik değerleri ile madencilik sektörünün devamlılığının sağlanması için maden kapatma ve doğaya yeniden kazandırma planlamasının tüm madencilik çalışmaları içinde ve madenciliğin temel faaliyetleri arasında yer alması zorunludur.
Literatürde onarım, madencilik faaliyetleri sonrası; tahrip edilmiş bir alanın verimliliğinin, ekolojik, ekonomik ve estetik değerlerin yeniden kazandırılmasını hedefleyen çalışmalar tanımlanmaktadır. Onarımın aşamaları, alan kullanım planlaması, yeniden düzenleme (kazı, döküm, su rejimi kontrolü, üst örtünün ayrı olarak toplanıp serilmesi vb.), iyileştirme (biyolojik onarım) ve izleme ve bakımdan oluşmaktadır.
Geri kazanım çalışmaları ise sadece alanın ağaçlandırılmasından ibaret değildir. Proje içerisinde ağaçlandırmanın yanı sıra, arazinin yapısına göre rekreasyon alanları (eğlence ve dinlenme yerleri, parklar, halka açık alanlar), su kullanımı (balıkçılık), yaban hayatı koruma alanlarının da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. İyileşmeden beklenen yararlar, etkilenen alanların ekolojik ve ekonomik değerlerinin yeniden kazanılması ve arazinin güzel bir peyzaj görünümüne sahip olmasıdır.
Rehabilitasyonun projelendirilmesinin bu kıstaslar göz önünde bulundurulduğunda sadece ilgili alanın ağaçlandırılmasından ibaret olmadığı görülmektedir.
Üçüncü neden olarak ise ormancılık bürolarınca projede düzenlenmesi gerektiği belirtilen şevler, basamaklar, ocak çukurları, yeraltı ocağı giriş ve çıkışları, tasmanlar ile ilgili alınacak güvenlik önlemleri ile pasa ve döküm alanları, atık sahaları, depolama alanları ve benzeri yerlerle ilgili alınacak güvenlik önlemleri gibi hususların maden mühendisliğini ilgilendiren konular olması ve bu konular ile ilgili eğitimin yalnızca maden mühendisliği bölümlerinde ders olarak okutulmuş olduğunun metin düzenlenirken göz önünde bulundurulmamış olmasından kaynaklanmaktadır. Bu konulara ilişkin olarak orman mühendisliği bölümlerinde hiçbir ders verilmemektedir.
Yukarıda açıklanan nedenler ile "Madencilik Faaliyetleri Sonucu Doğal Yapısı Bozulmuş Orman Sayılan Alanların Rehabilitasyonu" ve "Pasa Döküm Alanı Kademeli Kapatma Planı" konularında yürütülecek çalışmaların mutlak surette maden mühendislerinin de içinde olduğu, birimlerce yürütülmesi gerektiği hususunu belirterek, mevzuatın bu husus gözetilerek yeniden düzenlenmesini; Odamızın bu konuda Bakanlığınız ile gerekli işbirliğine hazır oluğu hususlarını belirtir, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Saygılarımızla,
Mehmet TORUN
Yönetim Kurulu Başkanı