TMMOB Maden Mühendisleri Odası

TEMİZ KÖMÜR TEKNOLOJİLERİ VE YAKMA TEKNİKLERİ SEMİNERi SONUÇ BİLDİRGESİ

                                                        SONUÇ BİLDİRGESİ

TMMOB Maden Mühendisleri Odasının sekretaryasında, Elektrik Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası ve Makina Mühendisleri Odası  birlikteliğinde "Temiz Kömür Teknolojileri ve Yakma Teknikleri Semineri" 31 Ekim-2 Kasım 2007 tarihlerinde Afşin Elbistan Linyitleri İşletmesinde gerçekleştirilmiştir. Etkinliğe, mühendis odalarından, üniversitelerden, bilimsel araştırma kuruluşlarından, kamu ve özel sektörden 150‘ye yakın kişi katılmıştır.

Seminerde; Kömürün Enerji Politikalarındaki Önemi, Türkiye‘nin Enerji Kaynakları Ve Yerli Ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları, Havza Planlamasının Gerekliliği, Elbistan Havzasının Ekonomik Analizi, Kömür Hazırlama, Geri Kazanım-Rekültivasyon, Kömürün Yerinde Gazlaştırılması, Yerüstünde Gazlaştırma ve Sıvılaştırma, Kömür Yakma Teknikleri, Baca Gazı Arıtma, Kömürün Gübre Olarak Kullanımı konuları işlenmiştir.

Ayrıca, Afşin Elbistan Linyitleri ve Termik Santralleri‘nin Dünü,Bugünü,Geleceği konulu bir panel düzenlenmiş,  seminerin son gününde   kömür sahası ve santrallere teknik gezi yapılmıştır.Üç gün süren  seminerde dile getirilen görüş ve öneriler ana başlıklarıyla aşağıda özetlenmiştir:

Günümüzde, elektrik enerjisinin ucuz, kaliteli, zamanında ve güvenilir şekilde temini ülke yönetimlerinin öncelikli konuları arasındadır. Bu anlamda enerjinin ulusal ve kamusal çıkarları gözeten bir anlayışla planlama ve yönetimi boyutları önem kazanmaktadır. Bu çerçevede ulusal kaynakların etkin ve rasyonel kullanımları ülkelerin enerji yönetimleri için hayati önem taşımaktadır.

Dolayısıyla, enerji planlamaları, bir ülkenin geleceğini, refahını ve aynı zamanda krizlerini de belirlemektedir. Bu anlamda, ülke enerji yönetimlerinin ileriye dönük planlama hatası yapma keyfiyetleri bulunmamaktadır. Hata yapıldığında bunun bedelinin çok ağır ödendiği görülmektedir.

Ülkemiz, kömür rezervleri bakımından zengin ülkeler arasında yer almasına rağmen, elektrik üretiminde kaynak kullanım davranışı bakımından, önemli ölçülerde farklılık göstermektedir. Söz konusu ülkelerin tamamının, bir diğer yerli kaynağın ağırlıklı kullanımı söz konusu değilse, yerli kömürlerinin kullanımına yönelmiş oldukları görülmektedir.

Ülkemiz, toplam 9,3 milyar ton linyit rezervine sahip bulunmakta olup, kömür rezervlerinin büyüklüğü bakımından dünyada 11. sıradadır. Yine, yıllardır ihmal edilen aramalar ile yeni kömür yataklarının bulunup geliştirilme olasılığı yüksektir.

Linyit rezervlerimizin  % 46‘sını oluşturan Elbistan Linyit Havzasında, halen işletilmekte olan Elbistan Kışlaköy Açık İşletmesi rezervleri ile birlikte, ekonomik olarak üretilebilecek yaklaşık olarak toplam 4,3 milyar tona yakın linyit bulunmakta olup, bu  miktar,  toplam 9450 MW gücünde termik santrallere karşılık gelmektedir.

Elbistan linyit rezervleri kalori olarak, 486 milyar metre küp doğal gaza karşılık gelmektedir. Yine doğal gaz ile mukayese edildiğinde, elektrik enerjisi üretimi amaçlı kullanılan linyitin maliyeti 67,3 $/1000 m³ olmaktadır. Oysa doğal gazın yakıt olarak maliyeti, 280 $/1000 m³ civarındadır. Dolayısıyla linyitin yakıt olarak maliyeti doğal gazın dörtte biri oranındadır. Elbistan havzasının doğru bir planlama yapılarak değerlendirilmesiyle, ülkemiz toplam 60 milyar dolar tasarruf sağlayacaktır.

Linyitle çalışan santrallerde çalışan sayısı, doğal gaz santrallerinde çalışanların 10 katıdır. Elbistan sahasında kurulacak santrallerde direkt olarak 20.000 kişi istihdam edilebilecektir. Bu sayıya madencilik sektörünün çarpan etkisi de eklenirse (bu oran direkt çalışan sayısının 12 katıdır) toplam istihdam açısından konunun önemi daha açık olarak anlaşılmaktadır.

Odalarımız, madenlerimizin kaynak kaybına neden olmadan rasyonel olarak değerlendirilmesi için havza madenciliğini savunmaktadır. Bu sayede, mevcut kaynağın tamamı değerlendirilecek ve tüketildiğinde yerine tekrar konulamayan madenlerimizden maksimum fayda sağlanacaktır. Bu nedenle, maden rezervlerimizin sınırlarının ve özelliklerinin tam olarak tespiti önem kazanmaktadır. Kaynak kaybı olmaması için de, havza genelinde planlama ve işletmecilik zorunludur.

Elbistan havzasında çok geniş bir alana yayılan linyit rezervlerinin doğal sınırlar yerine yapay olarak yaratılmış sektörlere bölünmesi ve planlanması bu açıdan yanlış bir yaklaşımdır.

Geniş tarım arazileri altında bulunan kömürlerimizin değerlendirilmesi önemlidir, ancak bu çalışma yapılırken tarım alanlarının da korunması, planlamanın buna göre yapılması da önemlidir.

Yine saha sınırlarının tam olarak belirlenmeden üretim projesi yapılması da çeşitli sorunlar yaratmaktadır. Bu çerçevede sahada kurulan ikinci termik santralın yer seçimi hatalı yapılmıştır. Söz konusu santral kömür rezervinin üzerine kurulmuş önemli miktarda kömür rezervinin üretilebilme imkanı engellenmiştir.

Afşin-Elbistan A-B santrallerinde  yanma veriminin yükseltilebilmesi için kömürün kazana girmeden önce kalorifik değerinin yükseltilmesi, nem oranının ve  kül içeriğinin azaltılması gerekmektedir. Santral işletmeciliğinde  sürekliliğin önemli olduğu, ünitelerin uzun süreli ve sık sık devre dışı kalmasının işletme ekipmanlarının ömrünü kısalttığı anlaşılmaktadır. Elektrik üretim planlamasına ve  işletme sürekliğini sağlayacak yeterli sayıda ve nitelikte  mühendislerin çalıştırılmasına özen gösterilmelidir.

Termik santrallerin tasarımı, kurulması ve işletmesinde , ülke içinde yeterli bilgi ve deneyim birikimi olduğu  gözlemlenmiştir. Bu  birikimin değerlendirilmesine özen gösterilmelidir.

Havza bazında planlamalar bir an önce yapılmalı, sektör bazında yapılacak çalışmalar bu doğrultuda değerlendirilmelidir.

Tüm bu değerlendirmeler ışığında Elbistan havzasında bu güne kadar yapılan planlama hatalarından vazgeçilmelidir. Rezerv belirleme çalışmaları hızlıca sonuçlandırılmalı, havza sınırları net olarak belirlenmeli ve işletme projeleri bu doğrultuda yapılmalıdır. Kömür ocaklarını ve santralın çalışmalarını koordine edecek idari yapı, havzanın büyüklüğüne uygun hale getirilmeli, gerekli olan mühendis ve diğer teknik eleman ihtiyacı karşılanmalıdır. Havza kömürlerinin değerlendirilmesine yönelik araştırma geliştirme çalışmaları yörede bir AR-GE merkezi kurulmak suretiyle hızlandırılmalıdır. Havzanın planlaması bir an önce yapılmalı, kömür rezervleri bu doğrultuda değerlendirilmelidir.

 

02 Kasım 2007, Elbistan

  

TMMOB

Elektrik  Mühendisleri Odası

Kimya   Mühendisleri Odası

Maden  Mühendisleri Odası

Makina  Mühendisleri Odası

  

  

 

Okunma Sayısı: 1306
Yayın Tarihi: 06.11.2007