TMMOB Maden Mühendisleri Odası

TMMOB Maden Mühendisleri Odası : Yaşadıklarımız Kömür Karası Kadar Kara Günlerdir

TMMOB Maden Mühendisleri Odası : Yaşadıklarımız Kömür Karası Kadar Kara Günlerdir

 Tmmob Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel, TMMOB Maden Mühendisleri tarafından 2010 yılında hazırlamış olduğu "Madencilikte Yaşanan İş Kazaları Raporu"nda Soma Havzasına ilişkin tespitler yapıldığını burada bir facianın yaşanabileceğinin belirtildiğini söyleyerek, "Hükümet yetkililerinin, henüz ocakta devam eden yangın söndürülmeden ve arama kurtarma çalışmaları sürerken, "bu işin fıtratında vardır" söylemleri, bilimin ve tekniğin karşısında aldıkları pozisyonu özetlemekte olup, hükümet sorumluluk ilkeleri gereği derhal istifa etmelidir" dedi.

Yüksel, "Ruhsat hukuku Türkiye Kömür İşletmelerine (TKİ) ait olan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından hizmet alım yolu ile işletilen Manisa İli Soma İlçesi Eynez mevkiinde bulunan yeraltı kömür ocağında, 13 Mayıs 2014 Salı günü saat 15: 10 civarında meydana gelen olay sonucunda aralarında 5 maden mühendisi meslektaşımızın da bulunduğu yüzlerce maden emekçisinin yaşamını yitirdiği bir facia yaşanmıştır. Ülke olarak acımız çok büyüktür. Bu kazada yaşamlarını kaybedenleri saygıyla anıyor, ailelerine, yakınlarına ve ülkemize başsağlığı, yaralı olarak kurtulan canlarımıza acil şifalar diliyoruz" dedi. Madende çalışan işçi sayısına ve kazanın nasıl meydana geldiğine ilişkin konuşan Yüksel, "Kazanın meydana geldiği yer altı kömür ocağında 3 vardiya halinde çalışma yapılmaktadır. Vardiyalarda yaklaşık 800 işçi ve toplamda da yaklaşık 3.000 işçi çalışmaktadır. Kazanın olduğu 13.05.2014 08: 00/16: 00 vardiyasında yaklaşık 787 işçi çalışmakta olup bu işçilerin yaklaşık 440‘ı yeraltında tertip edilmişlerdir. Ocakta göçertmeli ve dönümlü uzun ayak yöntemi ile üretim yapılmaktadır. Faciayı tetikleyen yangın ocak hava girişinde meydana gelmiştir. Heyetimiz tarafından yangını tetikleyen neden olarak kamuoyuna duyurulan trafo patlamasının doğru olmadığı tespit edilmiştir. Ölümlerin büyük bir kısmı kömürün oksidasyonu nedeniyle oluşan karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu oluşmuştur. Ocak havalandırması mekanik havalandırma ile sağlanmaktadır. Facia sonrası kurtarma operasyonunda ciddi bir organizasyon bozukluğu yaşanmış ve bununla ilgili olarak odamız müdahalede bulunmuş gerekli düzenlemeler yapılmıştır" açıklamasını kullandı.

TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ 2010 YILINDA UYARMIŞ TMMOB Maden Mühendisleri tarafından 2010 yılında hazırlamış olduğu "Madencilikte Yaşanan İş Kazaları Raporu"nda Soma Havzasına ilişkin tespitler yapıldığını burada bir facianın yaşanabileceğinin belirtildiğini söyleyen Yüksel, "İşveren şirket, ruhsat sahibi ve ilgili devlet kurumları tarafından etkin denetimler sağlanamamış ve gerekli sonuçlar elde edilememiştir. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu‘nun, işçi ölümlerinin, meslek hastalıklarının önlenmesinde tek başına yeterli olmadığı bu facia ile bir kez açığa çıkmış ve bu facia fiili olarak yasanın iflasının kanıtı olmuştur. Facianın gerçekleştiği işyerinde çalışan meslektaşlarımızın olay öncesinde, yoğun çabalarıyla tüm zorunluluklar yerine getirilmiş ve yasal uygunluk sağlanmıştır. Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Müfettişlerinin kısa bir süre önce yaptıkları denetim bunu göstermektedir. Madenciliği, mühendisliğin bilim ve tekniğinden uzaklaştıran ve mühendisi işverenin insafına bırakan yanlış madencilik politikalarıdır. Odamızın 2010 yılında hazırlamış olduğu "Madencilikte Yaşanan İş Kazaları Raporu"nda Soma Havzasına ilişkin tespitler yapılmış ve burada bir facia yaşanabileceği belirtilmiştir. Ancak işçi ölümlerinin asıl nedeni, mevzuatın yetersizliği değil, neoliberal devlet politikalarıdır. 80‘li yılların başından itibaren uygulamaya konulan Özelleştirme, taşeronlaşma, rodövans vb neoliberal politikalar ve uygulamaları; kamu madenciliğini küçültmüş, kamu kurum ve kuruluşlarında uzun yıllar sonucu elde edilmiş olan madencilik bilgi ve deneyim birikimini dağıtmıştır. Yoğun birikim ve deneyime sahip olan kurum ve kuruluşlar yerine üretimin, teknik ve alt yapı olarak yetersiz, deneyim ve uzmanlaşmanın olmadığı kişi ve şirketlere bırakılması, buna ek olarak kamusal denetimin de yeterli ve etkin bir biçimde yapılamaması, iş cinayetlerinin ve ölümlerin misli olarak artmasına neden olmuştur. Kamu yararı gözetmeksizin, daha fazla kar hırsı ile yapılan üretim zorlamaları, uzun çalışma süreleri, sağlıksız çalışma ve barınma koşulları, çalışanların sosyoekonomik durumları bu faciaların oluşmasına katkı koymuştur. Yaşadığımız son olay bunu bize bir kez daha göstermiştir. Karadon, Kozlu, Elbistan ve son olarak Soma maden faciaları, emekçilerin yaşamının piyasanın insafına bırakılamayacağının ispatıdır" ifadelerini kullandı.

"HÜKÜMET SORUMLULUK İLKELERİ GEREĞİ DERHAL İSTİFA ETMELİDİR"

Hükümetin istifa etmesi gerektiğini söyleyen Yüksel, "Hükümet yetkililerinin, henüz ocakta devam eden yangın söndürülmeden ve arama kurtarma çalışmaları sürerken, "bu işin fıtratında vardır" söylemleri, bilimin ve tekniğin karşısında aldıkları pozisyonu özetlemekte olup, hükümet sorumluluk ilkeleri gereği derhal istifa etmelidir. Bu faciada yaşamını yitiren tüm maden emekçilerini ve meslektaşlarımızı saygıyla anıyor, yakınlarına ve tüm maden emekçilerine başsağlığı diliyoruz" dedi.

Okunma Sayısı: 236
Yayın Tarihi: 21.05.2014