V. DELME PATLATMA SEMPOZYUMU AÇILIŞ KONUŞMASI
Oda Başkanımız Mehmet TORUN‘un konuşması;
Geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz değerli bilim adamı Erdal İNÖNÜ‘yü ve meslektaşımız Mustafa ASLAN‘ı, maden kazalarında aramızdan ayrılan meslektaşlarımızı ve tüm maden emekçilerini bir kez daha saygıyla anıyorum.
Odamız tarafından düzenlenen " 5.Delme-Patlatma Sempozyumu"nu gerçekleştiriyor olmanın mutluluğunu sizlerle paylaşarak sözlerime başlamak istiyorum. Üç gün sürecek olan bu Sempozyumda patlatma alanında gerçekleştirilmiş olan yeni tekniklerin, teknolojilerin, ürünlerin ve uygulamaların sunulması ve tartışılması gerçekleşecektir. Buradan çıkacak olan sonuçlar, ülke madenciliğimizin her yönü ile gelişmesine katkıda bulunacaktır.
Ülkelerin gelişmesinde doğal kaynaklarını kullanılması kaçınılmaz bir gerekliliktir. Ancak, bu kaynakların tükenen ve yenilenemez oldukları düşünüldüğünde ciddi bir planlama yapılması da olmazsa olmaz bir zorunluluktur.
Çevre faktörü göz ardı edilerek herhangi bir ekonomik faaliyet gibi madencilik faaliyetlerinin de yürütülmesi, içinde bulunduğumuz yüzyılda mümkün değildir. Madenciliğin çevreye etkileri yadsınamaz. Ancak; madencilik sektöründe, çevre dostu teknoloji ve yöntemlerin kullanılması, madencilik süreçlerinde yada sonrasında çevrenin korunmasına ya da yenilenmesine yönelik önlemlerin alınması, sektörün gelişimini engellemeyecek, aksine genel anlamda sektörün gelişimi sağlayacaktır.
Günümüzde maden üretimlerinin, altyapı yatırımlarının ve inşaat sektörünün büyüklüğü göz önüne alındığında, sektörde kullanılan patlayıcının hacmi ve büyüklüğü daha iyi anlaşılabilmektedir. Gelişen patlayıcı teknolojileri ile üretim miktarları ve sektörde verimlilik artmıştır. Aynı zamanda çevreye daha az zarar veren teknolojilerin kullanılması sağlanmıştır.
Taşocakları başta olmak üzere sektörde halen kendilerini "usta" olarak lanse eden işin ehli olmayan kişiler çalışmakta, bazı yerlerde yasal ve standart patlayıcı maddeler kullanılmadığından ölümlü iş kazaları meydana gelmekte ve kaynak kaybına neden olunmaktadır.
Türkiye‘de işletilen madenlerde ve taşocaklarında meydana gelen iş kazalarında her yıl bir çok insanımız hayatını kaybetmekte, bu kayıpların büyük bir kısmı patlayıcı maddelerin usulsüz ve bilgisizce kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Bilinçsiz çalışma ve yeterli denetim yapılamaması sonucu; ölümlü ve yaralanmalı iş kazalarına, kaynak kaybına ve çevreye olumsuz etkilere yol açılmaktadır. Bu nedenle patlayıcı kullanan kişilerin eğitimi büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda bu konuda Emniyet Genel Müdürlüğü ile Odamız arasında ortaklaşa yapılan çalışmalar ve eğitimler sevindiricidir. Bu çalışmaların geliştirilerek sürdürülmesi tüm kesimlerin lehine olacaktır. Oda olarak bu konuda üzerimize düşen görevi yapacağımızı buradan tekrar paylaşmak istiyorum.
2007 yılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından "Madenlerde İş güvenliği yılı" olarak ilan edilmiştir. Odamız ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında bir protokol imzalanmış, bu kapsamda kazaları önlemeye yönelik kampanya çalışmaları başlatılmıştır.
Kampanya kapsamında, iş kazalarının yoğun olarak yaşandığı yer altı kömür ocaklarında 1200 çalışana işyerlerinde eğitim verilerek bilgi yenilemesi yapılmıştır. Bu çalışmalar önümüzdeki günlerde de devam edecektir.
Maden Kanunu ve ilgili yönetmeliklerle verilen görevleri ifa eden mühendislerin verdiği hizmetlerle ilgili olarak kurum ve kuruluşlara sundukları belgeleri, TMMOB‘ye bağlı Odaların mesleki denetiminden geçirmelerinde başta iş kazalarının önlenmesi olmak üzere, sayısız yarar bulunduğuna inanmaktayız. Bu konuda yasal düzenleme acilen yapılmalıdır.
4857 sayılı iş yasası gereği, iş kazalarının çoğunluğunun yaşandığı 50 kişiden az işçi çalıştıran işletmelerde, iş güvenliği uzmanı çalıştırma zorunluluğu bulunmamaktadır. Madencilik sektörü gibi riskin yüksek olduğu bütün işyerlerinde işçi sayısına bakılmaksızın, tüm işletmelerde iş güvenliği mühendisi çalıştırma zorunluluğu mutlaka sağlanmalıdır. İş güvenliği yasası, TMMOB‘nin görüşleri de yer alarak acilen yasalaşmalıdır.
Bu sempozyumun yukarıda belirtilen sorunların çözümüne katkı koyacağı inancıyla, katkı koyan tüm kurum ve kuruluşlar ile katılan herkese teşekkür ederim.
Sempozyumun açılış oturumunda son konuşma TMMOB Yönetim Kurulu üyesi Alaeddin ARAS tarafından yapıldı. ARAS konuşmasında şu önemli noktalara vurgu yaptı;
"Günümüzde sektörel sorunların arttığı, üretimde düşüşlerin yaşandığı, özellikle kömür üretiminde yerli kaynaklardan üretim yerine ithalatın ağırlık kazandığı bir dönemde 5. Delme ve Patlatma Sempozyumu‘nun tekrarlanabilmesi önem arz etmektedir.
Para, mal, hizmetler ve emeğin serbest dolaşımı süreci olarak da tanımlanan bu süreçte; özelleştirmelerle, kurum ve kaynakların sahibi değişiyor. Bunun sonucunda küçülmeler yaşanıyor ve ülkemizde üretilebilecek birçok doğal kaynak ithal edilir duruma geliyor.
Ayrıca 6235 sayılı TMMOB Kuruluş Kanunu ve Ana Yönetmeliği‘nde Odalarımızın ve Birliğimizin varlık nedenlerinden biri, ‘Ülkenin ve toplumun yararına üyelerinin mesleki gelişimini sağlayacak çalışmalar yapmak‘ şeklinde ifade edilmiştir.
Mesleki bilgilerimizi artıran bu tür çalışmaları yaparken, bunun doğal sonucu olarak ülkenin ve toplumun yararına da çalışmış oluyoruz. TMMOB, meslek mensuplarının bir araya gelmesini sağlayan bu tür mesleki etkinlikleri, teknik bilgilerin toplum yararına paylaşıldığı ortamlar olarak görüyor. Bu çalışmalar ve bu çalışmaların sonuçları bizlerin bilgi kaynakları haline geliyor. Buradaki paydaşlar da şüphesiz bu etkinliklerde sunumlarını yapacak olan değerli bilim insanları ve uygulamalarda yer alan meslektaşlarımızdır."
Sempozyumun birinci ve ikinci gününde yapılan teknik oturumlarda Delme Teknolojisi ve Gelişmeler, Mevzuat ve İş Güvenliği Sorunları, Bilim, Teknoloji ve Eğitim, Teknolojik Gelişmeler ve Uygulamaları, Bilgisayar Uygulamaları ve Modelleme, Patlayıcı Maddeler ve Ateşleme Gereçleri, Yerüstü, Yeraltı ve Özel Patlatma Uygulamaları, Delme Patlatmada Verimlilik ve Ekonomi, Patlatma Kaynaklı Çevresel Etkiler, Alternatif Kazı ve Kaya Parçalama Yöntemleri konularında bildiriler sunulmuş ve tartışılmıştır.
Ayrıca, sempozyum organizasyonu içinde yer alan ve sempozyum günlerince ziyaretçilere açık tutulan "Delme-Patlatma Sergisi"ne konu ile ilgili üretim, satış ve uygulama yapan kuruluşlar katılmışlardır. Bu sayede, hem delegeler hem de sergiye katılan kuruluşlar patlayıcı ürünlerinde yapılan gelişmeleri ve ortaya çıkan yeni ürünleri tanıma ve tanıtma imkanı bulmuşlardır.
Sempozyum programı üçüncü gün, Maden Mühendisleri Odası merkez binasında yer alan 50.Yıl Eğitim Salonu‘nda gerçekleştirilen "Türkiye Delme Patlatma Sektöründe Sorunlar ve Çözüm Önerileri" konulu panel ile sona ermiştir. Doç.Dr. H.Aydın BİLGİN tarafından yönetilen panele konuşmacı olarak Müfit ERDİL, H. İbrahim İŞÇEN, Hidayet OSMANOĞLU, Haluk SALGIR ve Emniyet Amiri Erkan GÜNEŞ katılmıştır. Konuşmacılar konuyu farklı boyutları ile ele almışlardır. Panelde;
-
Türkiye‘de patlayıcı maddeleri test edecek ve teknik yönden denetleyecek bir kuruluşun eksikliği,
-
Patlayıcı madde depoları yapım ve kullanım izinleri alımında sorunlar yaşandığı,
-
12028 sayılı patlayıcı maddeler hakkındaki Tüzükte değişiklik gerektiği,
-
Ulaştırma Bakanlığı‘nca 31 Mart 2007 tarih ve 26479 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan "Tehlikeli Maddelerin Karayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmeliğin 1.1.2009 tarihinde yürürlüğe girecek olması karşısında patlayıcı madde taşımasında kullanılacak taşıtlara ADR Belgesi ve ayrıca sürücülere ADR Sürücü Belgesi verecek kurum ve kuruluş bulunmaması nedeniyle yaşanacak sorunlar, madencilik ve bayındırlık işlerinin durma noktasına gelme riski taşıdığı,
-
Patlayıcı madde kullanımında yaşanan kazalar, kaza istatistiklerinin merkezi bir kuruluşta düzenli biçimde tutulmaması, iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda eğitim ihtiyacı, artan cep telefonu kullanımının riskler getirdiği,
-
Katılımcılar devre kontrol ve ateşleme cihazlarını test edecek ve onay verecek kuruluş eksikliği, izin vermede illere göre farklı kriterler uygulandığı, Patlayıcı madde ihtiyaç raporlarında maden mühendislerinin hazırladığı raporların 2 tona kadar olan ihtiyaçlar için yaterli sayıldığı ancak fazlası için Bayındırlık İl Müdürlüklerinden görüş istendiği, ancak ilgili birimlerin yetişmiş insan gücü sıkıntıları olduğu, depo kiralama ve muvafakat almada, ayrıca depo denetimlerinde yaşanan sorunlar, ateşleyici yetki belgesi sınavına girecek kişilere yönetmelik ile eğitim alma zorunluluğu getirilmesi,
konuları tartışılmış ve çözümlemelerin bir an önce ilgili taraflarca yapılması dile getirilmiştir. Panelde, Emniyet Genel Müdürlüğü elemanları tarafından, konu ile ilgili yapılan iyileştirme çalışmaları ile gelecekte yapılması düşünülen değişiklikler hakkında bilgilerin yer aldığı bir sunum yapılmıştır.