TMMOB Maden Mühendisleri Odası

Bülten

Tümü

MADENCİLİK BÜLTENİ
MADENCİLİK BÜLTENİ

Yayın Yeri:  TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI

Yıl:  OCAK-MART/2010

Sayı:  092

İçerik:  <p align="justify">Merhaba...</p> <p align="justify">Sorunlarla dolu bir yılı daha geride bırakırken gelecekle ilgili umutlarımızı ve taleplerimizi de yeni yıla taşıdık.</p> <p align="justify">Sekt&ouml;r&uuml;m&uuml;zde yaşanan iş kazaları sonucu hepimizi derinden yaralayan acılara, kaybettiklerimize ve bir s&uuml;r&uuml; olumsuzluklara rağmen, daha iyi bir gelecek i&ccedil;in umutlarımızı kaybetmeden birlikte m&uuml;cadele etmenin gururunu da paylaştık</p> <p align="justify">Odamızın 42. Olağan Genel Kurulu&lsquo;nu yapmanın heyecanını da yine birlikte yaşadık. Genel Kurul s&uuml;re&ccedil;lerinde 56 yıldır korumaya &ccedil;alıştığımız değerlere sahip &ccedil;ıkan t&uuml;m &uuml;yelerimize bir kez daha teşekk&uuml;r etmeyi bir bor&ccedil; biliyoruz. Genel Kurul sonu&ccedil; bildirgesinde belirtildiği &uuml;zere, "Odamız; yer altı ve yer &uuml;st&uuml; maden kaynaklarımızın t&uuml;m toplumun ortak malı olduğu ger&ccedil;eğini vurgulayarak; yenilenemez bu kaynakların işletilmesi ve &uuml;retilmesinden nihai kullanım alanlarına kadar değerlendirilmesinde, toplum yararı &ouml;nceliğinin Anayasal ve yasal g&uuml;vence altında tutulması gereğini savunur ve madencilikte bilimsel ve teknik &ouml;ng&ouml;r&uuml; ve projelerle kaynak kullanımının optimum s&uuml;rd&uuml;r&uuml;l&uuml;rl&uuml;k &ouml;l&ccedil;eğiyle ve gelecek nesillere de aktarımı konularındaki &ouml;nceliklerini her platformda dile getirir." c&uuml;mlesinde şekillenen &ouml;nceliğimizi korumak bu d&ouml;nemde de asli g&ouml;revimiz olacaktır.</p> <p align="justify">Sekt&ouml;rde yaşanan iş kazaları ne yazık ki yine devam etmektedir. Balıkesir&lsquo;in Dursunbey il&ccedil;e-sinde &ouml;zel sekt&ouml;re ait yeraltı k&ouml;m&uuml;r işletmesinde 23 Şubat 2010 tarihinde grizu patlaması sonucu meydana gelen iş kazasında biri maden m&uuml;hendisi, 13 kişi hayatını kaybetmiş, 6&lsquo; sı ağır, 20 iş&ccedil;i de yaralanmıştır. Yaralı iş&ccedil;ilerden 4&lsquo;&uuml; daha kaldırıldıkları hastanelerde hayatını kaybetmiş ve sayı 17&lsquo;ye y&uuml;kselmiştir. Odamız, yaşanan bu acı olayları başından itibaren takip etmiş ve alınması gereken &ouml;nlemlerle ilgili olarak yaptığı &ccedil;alışmaları ilgililerle paylaşmıştır. Kazaların kader olmadığını, sistematik yanlışlıklardan kaynaklanan sorunlar g&ouml;rmezden gelinerek ve ge&ccedil;miş kazalardan ders &ccedil;ıkarılmayarak, kazaların ger&ccedil;ek nedenlerini ortadan kaldıracak somut adımlar atılmadan g&uuml;n&uuml; kurtaracak şekilde sorumluluğu sadece maden m&uuml;hendislerine ve kişilere y&uuml;kleyerek &ccedil;&ouml;z&uuml;m aramanın doğru olmadığını, kazaların oluşmasına neden olan etkenlerin, Odamızın ve ilgili bakanlıkların, madencilik kurum ve kuruluşlarının, &uuml;niversitelerin, sendikaların koordinasyonu ile birlikte en kısa zamanda masaya yatırılması, detaylandırılması ve &ccedil;&ouml;z&uuml;mlendirilebilmesi i&ccedil;in acil olarak eylem planı hazırlanması gerektiğini raporlarımızda belirterek yetkililere iletmemize karşın bu g&uuml;ne kadar olumlu bir adım atılmamıştır. Maden M&uuml;hendisleri Odası olarak, 11.500 &uuml;yesi ve yoğun bilgi birikimine sahip uzmanlarıyla sekt&ouml;rde yaşanan sorunların &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; i&ccedil;in katkı sunmaya devam edeceğimizi belirtir, kazada yaşamını yitiren t&uuml;m maden emek&ccedil;ilerini bir kez daha saygıyla anar, yakınlarına başsağlığı dileriz.</p> <p align="justify">Maden Kanununda değişiklik yapılmasına iliş-kin &ccedil;alışmalar, TBMM Komisyonlarında g&ouml;r&uuml;ş&uuml;l-meye başlanmıştır. Odamız, Maden Kanununa y&ouml;nelik d&uuml;ş&uuml;nce ve taleplerini hem s&ouml;zl&uuml; hem de yazılı olarak defalarca ilgili bakanlık yetkililerine iletmiştir. Odamız, davet edilmeyerek ve g&ouml;r&uuml;şleri alınmayarak hazırlanan s&ouml;z konusu &ccedil;alışmada taleplerimize de yer verilmemiştir. 11.500 maden m&uuml;hendisini temsil eden ve &uuml;yelerinin &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k &ccedil;oğunluğu sekt&ouml;rde &ccedil;alışan Odamızın &ouml;zellikle &ccedil;alışmaların dışında tutulmaya &ccedil;alışılmasını manidar karşılıyoruz. Aynı zamanda sekt&ouml;r&uuml;n g&ouml;r&uuml;şlerinin alınmamasını da doğru bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Buna rağmen komisyon &uuml;yeleri milletvekillerine ve mecliste temsil edilen t&uuml;m siyasi parti yetkililerine g&ouml;r&uuml;şlerimiz yazılı ve s&ouml;zl&uuml; olarak iletilmiştir. Komisyon &ccedil;alışmalarına da katılarak g&ouml;r&uuml;şlerimizi aktarmaya devam etmekteyiz. Sekt&ouml;rde yaşanan ve toplumu derinden yaralayan iş kazalarının &ouml;nlenmesiyle, meslektaşlarımızın &ouml;zl&uuml;k haklarının ve &ccedil;alışma koşullarının iyileştirilmesine y&ouml;nelik &ouml;nerilerimizi hi&ccedil; dikkate almayan karar vericiler, gelecekte yaşanacak olumsuzluklardan sorumlu olacaklarını unutmamalıdır. Bu anlamda, kamu denetiminin artırılması ve kaliteli hale getirilmesi i&ccedil;in &ccedil;alışma yapmak yerine, denetimin &ouml;zelleştirilmesi &ccedil;alışmalarının da dikkatle değerlendirilmesi gerekir. 100 yıldır Maden Kanunu kapsamı dışında &ccedil;alıştırılan taşocakları, 5 yıldır kanun kapsamına alınmış ve bu doğrultuda &ccedil;alıştırılmaktadır. Bu s&uuml;re&ccedil;te, taşocaklarının yarattığı sorunlar kısmen azalmaya başlamışken tekrar kanun kapsamı dışına alınmaya &ccedil;alışılması sekt&ouml;r&uuml;n yararına olmayacaktır.</p> <p align="justify">İş&ccedil;i sağlığı ve iş g&uuml;venliği ekipmanları i&ccedil;in sekt&ouml;re verilecek teşvikler de hem kazaları azaltacak hem de k&uuml;&ccedil;&uuml;k &ouml;l&ccedil;ekli işletmelerin ayakta kalmasını sağlayacaktır. Nisan ayı i&ccedil;inde sonu&ccedil;lanması d&uuml;ş&uuml;n&uuml;len &ccedil;alışmanın Odamızın g&ouml;r&uuml;şleri de dikkate alınarak şekillenmesi sekt&ouml;r&uuml;n ve &uuml;yelerimizin yararına olacaktır.</p> <p align="justify">Bu sayıda yayınladığımız &uuml;ye profilinden de g&ouml;r&uuml;leceği &uuml;zere Odamıza kayıtlı &uuml;yelerimizin % 40&lsquo;a yakını işsizdir. Bu oran yeni mezun &uuml;yelerimizde daha da y&uuml;ksektir. Bu konudaki raporlarımız ve yazılarımız yetkililere iletilmiş ve gerekli &ccedil;alışmaların yapılması istenmiştir. Yaşamlarının en g&uuml;zel yıllarını m&uuml;hendis olmak i&ccedil;in t&uuml;keten gen&ccedil;lerimizi işsiz bırakarak geleceklerini karartmak onlara yapılan en b&uuml;y&uuml;k haksızlıktır. Ailelerinin sınırlı olanaklarını zorla-yarak okuyan ve maden m&uuml;hendisi olmaya hak kazanan meslektaşlarımıza iş olanağı yaratmak h&uuml;k&uuml;metin asli g&ouml;revleri arasındadır. Her hafta sadece faize 1 milyar dolar kaynak akıtan siya-si iktidarlar, madencilik yatırımlarına yeterince kaynak ayırmayarak bug&uuml;nk&uuml; tablonun sorumlusu olmuşlardır. Bug&uuml;n "biz herkese iş bulmak zorunda değiliz" gibi bir gerek&ccedil;enin h&uuml;k&uuml;meti sorumluluktan kurtaramayacağını bir kez daha belirtiyoruz.</p> <p align="justify">H&uuml;k&uuml;met, elektrik &uuml;retim &ouml;zelleştirmelerinde de strateji belirlemiş, &ouml;ncelikli 4 &uuml;retim tesisinin portf&ouml;y gruplarından ayrı olarak &ouml;zelleştirilmesi planlamıştır. Bu tesisler Hamitabat, Soma A-B, &Ccedil;an ve Seyit&ouml;mer santralleri olarak belirlenmiş-tir. &Ouml;ncelikli santrallerin &ouml;zelleştirilmesine Hamitabat santrali ile başlanılması &ouml;ng&ouml;r&uuml;l&uuml;rken, 2010 yılı ikinci yarısında da en az bir portf&ouml;y grubunun &ouml;zelleştirme ihalesi s&uuml;recine başlanması hedeflenmiştir. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, b&uuml;y&uuml;kl&uuml;kleri 356 megavat ile 2.795 megavat aralığında değişen 9 portf&ouml;y grubu oluşturulmuş ve bunlardan 3 adeti termik santrallerden, 2 adeti termik ve hidroelektrik santralleri i&ccedil;eren karma portf&ouml;yden, 4 adeti ise sadece hidroelektrik santrallerden oluşmaktadır. Yerli k&ouml;m&uuml;rlerimizle &ccedil;alışan Afşin-Elbistan A ve B, Kangal, Tun&ccedil;bilek, &Ccedil;atalağzı, Orhaneli, Yatağan, Kemerk&ouml;y ve Yenik&ouml;y santralları da bu kapsamda &ouml;zelleştirme portf&ouml;y&uuml;n-dedir. Bu arada, s&uuml;reci etkileyecek &ouml;nemli konular hakkında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji Piyasası D&uuml;zenleme Kurumu (EPDK), &Ccedil;evre Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlar nezdinde g&ouml;r&uuml;şmeler y&uuml;r&uuml;t&uuml;lmekte ve gerekli altyapının oluşturulması sonrası &ouml;zelleştirme s&uuml;recine başlanması d&uuml;ş&uuml;n&uuml;lmekte olduğu bildirilmiştir. Bu &ccedil;alışmalar, sekt&ouml;r&uuml;m&uuml;z&uuml; ve meslektaşlarımızı her a&ccedil;ıdan etkilemektedir. Bu nedenle &ccedil;alışma programımızı s&ouml;z konusu gelişmeler ışığında şekillendirmek ve bu doğrultuda &ccedil;alışma yapmak b&uuml;y&uuml;k &ouml;nem taşımaktadır.</p> <p align="justify">H&uuml;k&uuml;met, başlattığı bir &ccedil;alışmayla da Anayasa değişikliğini g&uuml;ndeme getirmiştir. Odamız; kendi halkını potansiyel su&ccedil;lu sayan 82 Anayasasının değiştirilmesini ve yerine bağımsız,laik demokratik ve sosyal hukuk devletinin ger&ccedil;ekleşmesi i&ccedil;in demokratik katılımla, &ccedil;oğulcu, emek&ccedil;i halkın &ccedil;ıkarlarını g&ouml;zeten, hak ve &ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler temelinde yeni bir Anayasa hazırlanmasının zorunluluğunu her ortamda dile getirmektedir. Ancak d&uuml;ş&uuml;n&uuml;len &ccedil;alışma, hem y&ouml;ntem olarak hem de i&ccedil;erik olarak doğru değildir. AKP kendi &ouml;ncelikleri doğrultusunda kendi Anayasasını topluma dayatmaktadır.</p> <p align="justify">Anayasaya ilişkin tartışmalarda her şeyden &ouml;nce toplumsal sınıflara ilişkin &ccedil;elişen &ccedil;ıkarların hangi bi&ccedil;imde yer aldığına bakmak gerekmektedir. Dolayısıyla anayasayı tartışan ya da alternatif hazırlıklar yapan kesimler de kendi sınıfsal konumlarını a&ccedil;ık olarak belirlemeli ve o sınıfın &ccedil;ıkarları doğrultusunda hareket etmelidir. Aksi halde var olan anayasa veya siyasal iktidar tarafından hazırlatılmış olan anayasa taslağı &uuml;zerinde y&uuml;r&uuml;t&uuml;lecek tartışmalar mevcut d&uuml;zenin peşinen kabul&uuml; anlamına gelecektir. Bu koşullarda yapılacak bir anayasanın AKP ilkelerini taşıyacağı a&ccedil;ıktır. Bu ilkelerin temel adresi ise, &uuml;lkenin, &ouml;zg&uuml;rl&uuml;k adına par&ccedil;alanma riskine atılması, ekonomik reformlar adına i&ccedil; ve &ouml;zellikle de dış sermayenin s&ouml;m&uuml;r&uuml; ağına atılması, bu s&uuml;re&ccedil;lerin anlaşılamaması i&ccedil;in de laiklik adına dinciliğin meşrulaştırılması olacaktır. Tabiatıyla, b&ouml;yle bir anayasada "kamu yararı" yerini "&ouml;zel yarara", "kamulaştırma" yerini "&ouml;zelleştirmeye", "sosyal devlet" yerini "piyasa-dostu devlete" bırakacaktır.</p> <p align="justify">Anayasa taslağında g&uuml;vence altına alınan &ouml;z-g&uuml;rl&uuml;k bireysel ve toplumsal &ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler değildir; liberal ekonominin ihtiya&ccedil;larını g&uuml;vence altına alan ve siyasi iktidarın aynı zamanda "devlet iktidarına" da sahip olmasını sağlayan kurallar bizlere "&ouml;zg&uuml;rl&uuml;k" adı altında sunulmaktadır. Anayasa tartışmaları ideolojik zeminde yapılmalı ve yeni anayasanın hangi toplumsal sınıfın &ccedil;ıkarlarını savunduğu ve sermaye dışı toplum kesimleri i&ccedil;in neler getirip neler g&ouml;t&uuml;receği a&ccedil;ığa &ccedil;ıkartılmalıdır.</p> <p align="justify">&Uuml;lkemizin ve sekt&ouml;r&uuml;m&uuml;z&uuml;n &ouml;nemli sorunlarına m&uuml;dahil olabilmek i&ccedil;in &ouml;rg&uuml;tl&uuml;l&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z&uuml; geliştirmek ve dinamik tutmak &ouml;nemli g&ouml;r&uuml;lmektedir. Bu ama&ccedil;la yapılacak &ccedil;alışmalara t&uuml;m &uuml;yelerimizin destek olmaları ve &ccedil;alışmalara aktif katılmaları sorunlarımızın &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;n&uuml; kolaylaştıracaktır. Ge&ccedil;miş d&ouml;nemlerde olduğu gibi &ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki d&ouml;nemde de; maden m&uuml;hendislerinin hak ve &ccedil;ıkarlarını korumak ve geliştirmek, mesleki, sosyal ve k&uuml;lt&uuml;rel gelişmelerini sağlamak, mesleklerini toplum yararına kullanmalarına y&ouml;nelik mekanizmaları yaratmak, madencilik politikalarının halkın yararına d&uuml;zenlenmesi ve uygulanması i&ccedil;in &ouml;neriler geliştirmek, bunların uygulanmasına y&ouml;nelik &ccedil;alışmalar yapmak ve uygulamaları denetlemek, bağımsız ve demokratik bir T&uuml;rkiye&lsquo;nin yaratılması y&ouml;n&uuml;nde &ccedil;aba harcamak en temel &ccedil;alışma alanlarımız arasında yer alacaktır. Bu &ccedil;alışmalarda, &ouml;rg&uuml;tl&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z&uuml; g&uuml;&ccedil;lendirerek &uuml;yelerimizden alacağımız g&uuml;&ccedil;le diğer demokratik kitle &ouml;rg&uuml;tleriyle işbirliği i&ccedil;inde &uuml;lkemizin ve mesleğimizin sorunlarının &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;ne daha fazla m&uuml;dahil olmayı bir g&ouml;rev kabul ediyoruz.</p> <p align="justify">Bu d&uuml;ş&uuml;ncelerle t&uuml;m &uuml;yelerimiz ve sekt&ouml;r &ccedil;alışanlarına sağlıklı, mutlu bir yaşam diliyoruz.</p> <p align="justify">Saygılarımızla</p> <p align="justify">Y&Ouml;NETİM KURULU</p>

Dosyalar